Tabiplik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Tabiplik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sağaltmanlık, Hekimlik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kıray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asi, Delikanlı, Genç

Piyade Asker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karacı

Öteki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Diğeri, Öbür, Öbürü, Sair

Küçük Kardeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kardeş

Abiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tuvalet

Üçkâğıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Hile

Begayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı

Anlaşılan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Galiba, Mahsus, Muhtemelen

Bilahare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonra, Sonradan, Daha Sonra, Sonraları

Açkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Cila, Perdah, Açar

Çeşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cins, Kalem, Nev, Soy, Tür, Türlü, Bölüm

Güruh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derinti, Değersiz, Sürü, Grup

Koşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek

Nakolay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakar

Rahatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek

Üstenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt

Eklektik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçmeci

Celep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çodar, Maldar

Terzilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikmenlik

Toy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Çaylak, Düğün, Genç, Naşı, Tecrübesiz, Tor, Ziyafet

Gözü Pek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılgan, Cesur, Yiğit, Korkusuz

Maddeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdekçi

Müfret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Bireysel, Teklik

Tertiplemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Hazırlamak

Pençeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü

Saz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Çalgı, Kamış, Kopuz, Hasırotu, Bağlama, Telli Çalgı

Harabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Ören Yeri, Örenlik, Enkaz, Kalıntı

Telepati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzduyum

Jimnastik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdman, Kültürfizik, Beden Eğitimi

Çakıl Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakıl

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü