Tanılamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Tanılamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tanımak, Teşhis Etmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Zerer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca

Külünk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapa, Kazma

Zulüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Kıyıcılık, Cefa, Haksızlık, Kıyınç

Seğirtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk veya Sıçrayarak Yürümek, Koşarak Gitmek

Bulut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Keder, Ebr, Stratus

Yaşam Boyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müebbet

Medyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borçlu

Askeriye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ordu

Esrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırlar, Gizler; Duman, Keyif, Maden, Mal, Ot, Uyarıcı, Sarhoş Edici, Uyuşturucu Zehir

Cümbüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenti, Eğlence, Şenlik

Teşekkül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Oluşmak

Reddol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defol

Kristal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırça, Billur

Belalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorucu, Üzücü, Can Sıkıcı, Kavgacı, Şirret

İşbirliği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşriki Mesai

Sudager kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı

Büro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Ofis, Şube, Yazıhane, Çalışma Odası

Oturaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ağır, Gösterişli, Sabit, Sağlam, Veznin

Tas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çanak

Endişelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak

Medih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övgü

Sınıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Dershane, Grup, Bölüm, Küme, Klas

Rezistans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç

Sınalga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamera

Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak

Serpilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek

Benefşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menekşe

Bezemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donatmak, Tezyin Etmek, Süslemek

Mefsuh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş

Manyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Müptela

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü