Tepesi Üstü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Tepesi Üstü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tepetakla

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Mürettiphane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizgiyeri

İrsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtımsal

Çatlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarmak, Kıskandırmak, Sıkıntı Vermek

Çukur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezar, Çökük

Demagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Avcısı, Halk Dalkavuğu

İmanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnançlı, Mümin

Karambol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşa, Birbirine Çarpma, Karışıklık

Sâika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Yıldırım

Başkan Yardımcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadır Muavini

Atıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemek

He kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evet

Simil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bacı, Hemşire, Kız Kardeş

Savruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Dikkatsiz, Düzensiz

Miras kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıt, Tereke

Kurul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heyet, Konsey

İğfal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak

İnvariyant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmez

Engin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Vasi; Açık Deniz

Mail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri, Eğik, Eğinik

Köşk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kulübe, Kasır

İdentik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş

Ayaklanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Kalkışma, Başkaldırı

Hemreylik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma

Seviyeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeyli

Enlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı En Dairesi, Paralel

Vücutsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız

Tıraş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak

İlahe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umay, Tanrıça

İtiraz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek, Yuhalamak

Ferah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntısız, Sevinçli, Geniş, Bol, Hafif, Sevinç, Sevinçlilik, Havadar, Aydınlık, İç Açıcı (Yer)

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü