Tutu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Tutu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Rehin, İpotek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İzanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışlı

Lahika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek Yazı, Ek

Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın

Adaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişanlı

Yetersizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaaf

Seğirtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk veya Sıçrayarak Yürümek, Koşarak Gitmek

Muharebe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak

Geçer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürümlü, Yürürlükte Bulunan, Sayılı, İleri Gelen, Makbul

Köylü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kentçi, Kentli

Yaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahar, İlkbahar, Yaz Mevsimi

Yaraşmayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz

Mertebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Kat, Rütbe, Safha, San, Basamak, Yalım

Özet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Sonuç

Efendim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affedersiniz, Bağışlayın, Beli, Evet

Ala Bula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca

Satkınlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak

Hamletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yormak

Denizköpüğü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lüle Taşı

Nokta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak, Konu, Yuv, Çekit, Bekçi, Benek, Derece, Gözcü, Nöbetçi, Puan, Radde, Sınır, Yer, Durak

Gıcık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak

Barbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, Uygarlaşmamış, Kaba, Kırıcı, Acımasız

Düşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, İsabet Etmek, İtibarsızlaşmak, Alçalmak, Alışmak, Atlanmak, Azalmak, Bulunmak, Değmek, Eksilmek, Gitmek, İnmek, Kapılmak, Rastlamak, Uğramak, Vurmak, Yağmak, Yakışmak, Yıkılmak

Darağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sehpa, İdam Sehpası

Köle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bende, Esir, Kul, Tutsak

Pampa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozkır

Dayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hop

Bitişik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık, Kavuşuk, Yandaki, Komşu

Numara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakam, Ölçü, Sayıt, Oyun, Hile, Düzen, Dalavere, Yalan, Sayı, Not

Vertikal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikey

Pintilik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü