Uygun Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Uygun Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağdaşmak, Sığmak, Yakışmak, Yaklaşmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Nebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı

Dümbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümbelek

Abajur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Örtük, Sayvan, Siper

Sine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Göğüs, Gönül, İç, Sadır, Yürek

Kodifikasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme

Harmanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak

Musanna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma

Müfreze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harbi Deste

Kırıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsızlık

Halife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar

Yerleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar, Teessüs

Akran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşıt, Taydaş, Öğür, Böğür

Abadanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmar, Kent, Mesken, Şehir, Şenlik

Şifre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizim, Kod, İşaret

Kurnaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Cambaz, Çakal, Kurt, Uyanık

Salaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tufeyli

Mahcubiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaçlık, Utanma, Sıkılganlık

Odur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşte

Yönetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare, Dümen, El

Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük

Harabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Ören Yeri, Örenlik, Enkaz, Kalıntı

Debelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Çırpınmak, Kımıldamak, Tepinmek

Uzanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Nitelik, Ölçü, Özellik

Müstahsil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üretici, Yetiştirici, Prodüktör, Üretmen

Yakarış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dua, Niyaz

Savruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Dikkatsiz, Düzensiz

Müsekkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırıcı

Topograf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerbetimci

Rağmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmayarak, Karşın, Mukabil

Batın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karın, Göbek, Kuşak, Üren, Döl, Nesil, Gömlek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü