Vücutsuz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Vücutsuz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cılız

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Römork kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi Çeken

Bende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kul, Köle

Istırap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Üzüntü, Acı

Romantik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Hissi, Coşkun

Senkron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşan, Eşzaman, Eşleme

Trafo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştürücü

Başarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffak Olmak

Alık Salık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal

Şehamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik

Rençper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi

Dövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak

Karizma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ergi, Etkileyicilik, Büyü

Handikap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pekent, Engel

Mazot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süt

Sularında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınlığında

Ansambl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk

Zeban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil

Nal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takav, Taka

Vuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş

Dillendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek

Emanet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak

Gazaplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın

Aytışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atışmak, Tartışmak, Münakaşa Etmek

Kip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Kalıp, Örnek, Sağlam, Uygun, Tıpatıp

Azade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Özgür, Erkin, Başıboş, Bağımsız

Güle Güle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakşı Yol

Kök Salmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş

Dakik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Düzenli İşleyen

Düzenbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Hileci, Düzenci

Mahalle Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü