Vardiya kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Vardiya kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nöbet

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Vıcırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek

Dikme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağaç, Amut, Direk, Fidan

Ultraviyole kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Morötesi

Zıkkım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağı, Zehir, Acı

Koşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşun

Parsellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paylaşmak

Haricî İşler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri, Hariciye

Okullu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci

Katakulli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Oyun, Tuzak, Yalan, Dolan, Hile

Uğratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Düşürmek, Kovmak, Salmak, Savmak

Büyük Baba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dede

Korunan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz

Oylum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hacim

Yarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Dilmek

Bölü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taksim, Taksit

Paniklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürkmek

Yaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış

Tekne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi

Enlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı En Dairesi, Paralel

Zavallı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Âciz, Fakir, Fukara, Gariban, Garip, Miskin, Perişan, Acı Çeken, Mutsuz, Eksin

İki Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Hamile

Zikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Söyleme

İş Bıraktırımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokavt

Sabretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Hazmetmek, Katlanmak

Keyfiyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derme Çatma, Hakir

Kompresör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç

Debelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Çırpınmak, Kımıldamak, Tepinmek

Esbabımucibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekçe

Soy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cins, Çeşit, Damar, Ev, Evlat, Irk, Kan, Köken, Ocak, Sülale, Tür, İrs

Kadük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz, Eskimiş

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü