Velayet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Velayet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Velilik, Yetke, Otorite

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Meydanda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâr, Belli

Yer Biçimleri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe

Maksat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Hedef, Kasıt, Meram, Niyet, Tasavvur, Yol, İstek

Mahalli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Yerel, Lokal, Yerli

Vahdet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Teklik

Yedek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Redif, Yular

Bedel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Karşılık, Fiyat, Kıymet, Denk, Eşit

Çıplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyunuk, Üryan, Örtüsüz, Cıbıl, Açık, Dal, İskelet, Kuru, Sivil, Yalın

Çirozluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık

Maazallah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah Korusun, Allah Esirgesin

Abonman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürüm

Uysal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola

Ziyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Kayıp, Hasar, Hüsran, Zayiat

Kamu Oyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Rey

Dağıtım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi

Ezinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azap

Akçeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mali

Cakalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli

Grip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Enflüanza

Müessir Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek

Veliyullah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veli

Hilafsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkusuz

Kıvrantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı

Çıtı Pıtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Tefek, Minyon, Sevimli

Tazyik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basınç, Baskı, Zorlama, Sıkıntı Verme, Sıkıştırma

Sefil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Kembağal, Yoksul, Perişan, Zavallı, Bayağı

İhata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapsam, Kuşatma, Ufuk, Sarma, Çevirme, Çevreleme

Kayınvalide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynana

Şahsiyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksiz

Direksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönelteç

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü