Veya kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Veya kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Veyahut, Ya, Yahut

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Hazmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sindirmek, Dayanmak, Katlanmak, Sabretmek

Nakız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozma

Anlamdaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı, Müteradif, Sinonim

Sertleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılaşmak, Kurumak

Ana Yarısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teyze

Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak

Koklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak

Sıçanotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsenik

Muallime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen (Bayan), Bilimci

Bugünlerde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçende

Zor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla

Kıyıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaddar

Armağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hediye, Mükâfat, Ödül, Bağış, İhsan, Yadigâr

Düşünüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fikir

Kesik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısa

Merkezcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkeziyetçilik

Denek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denenmiş, Mücerrep

Tosun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruk

Uşak Saldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşük, Kürtaj

Ehlileştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî

Yönetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare, Dümen, El

Klostrofobi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Yer Ürküsü

Sıcaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Hararet, Isı, Sühunet

Kazulet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kocaman

Kengel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Enginarı, Eşek Dikeni

Felaket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Bela, Afet, Kaza, Ateş

Sahaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski Kitapçı, Betikçi

Mürebbiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmen, Dadı

Demir Kazık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutup Yıldızı

Eğitici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürebbi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü