Vokabüler kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Vokabüler kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sözdağarcığı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Boruçiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çan çiçeği; Tatula

Dünyalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Mülk, Para, Servet

Atak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Hareketli, Girişken, Cüretkâr, Geveze, Atılım, Saldırı, Saldırış, Hücum, Hamle, Akın, Yiğit

Yastıklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığma

Hamle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılış, Saldırış, Adım, Atak, Hücum, Atılım, Savlet

Ahitname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma

Check-Out kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış İşlemi

Sölpümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek

Uzaduyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Telepati

Yerleşim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Yurtlanma

Mineralog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimci

Elhasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözün Kısası, Kısacası; İşin Sonu

Kriminoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçbilim

Yaradan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Tanrı, Hakk

Öte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, O Taraf, Üst

Organik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Örgensel, Tabii, Uzvi

İlgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, Bağ, Dikkat, İlişik, İlişki, Nispet, Rabıta, Rağbet

Köken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Kök, Menşe, Soy, Orijin

Çevrimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli

Günah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Cürüm, Hata, Sorumluluk, Vebal, Yazık

Karye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köy

Hâkim Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükmetmek

Tebaalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet

Yöre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Etraf, Mahal, Muhit, Ön, Taraf, Çevre, Dolay

Buçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarım

Müteradif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamdaş, Sinonim, Eş Anlamlı

Ağmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmak, Düşmek, Yükselmek, Yağmak, Kaymak, Akmak, Havalanmak, İnmek

Tımarhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delihane

Vokalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslikçi

Ehemniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü