Yöre kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yöre kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Civar, Etraf, Mahal, Muhit, Ön, Taraf, Çevre, Dolay

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Musallat Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak, Tutmak, Yapışmak

Şükreylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şükretmek

Damga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Kaşe, Mühür, Nitelik, Nişan, Belirti, İz

Nefiy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün

Balon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palavra

Öbürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi

Misli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defa, Katı

Sahan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapılca

Tanıtmalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarife

Demir Kapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mıknatıs

İcabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Kabul Etme, Razılık, Varma, Razı Olma

Örneğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi, Söz Gelimi, Örnek Olarak

Sertifika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Başarı Belgesi, Tasdikname

Olmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ergin

Yaylak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otlak

Anafor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Çevrinti, Çevri, Burgaç, Girdap

Tıraşlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak, Yontmak

Atlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Atlanmak, Binmek, Çıkmak, İnmek, Tullanmak, Yanılmak

Tüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülger

Şecaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Yüreklilik

Şürekâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar

İşler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat

Eğilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meyletmek, Yamulmak, Yatmak

Sallasırt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırtına Almak

Olsa Olsa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet

Ayaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaide

Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak

Kils kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı

Çınca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elektron

Vazıh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aydın, Aydınlık, Belli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü