Yüğürmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yüğürmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Koşmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Vasıflar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf

Yaptırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceza, Müeyyide, Kanun, Kuvvei Müeyyide

Ulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Bulmak, Çatmak, Dayamak, Dayanmak, Değmek, Elde Etmek, Erişmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Göndermek, İnmek, Kavuşmak, Mazhar Olmak, Tutmak, Uzanmak, Varmak, Vasıl Olmak, Yansımak, Yetişmek, Yetmek

Naziklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nezaket

Müstafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstifa Eden, Çekilen

Hakim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargıç, Başat, Yargıcı, Bilge, Filozof

Çakal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz, Kurnaz, Titiz

Göre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı

Çiğindirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omuzluk

Merbutiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık

Serian kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak

Tuhafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçi

Belirsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meçhul, Müphem, Uçuk

Koçu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı

Nevroz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirce, Sinir Sayrılığı, Sinir Hastalığı

Teeddüp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanma

Fariğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat

Yargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm, Karar, Kaza, Mahkeme

Kuvvetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlenmek

Hafriyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazı

Şopar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küstah, Şımarık, Yaramaz

Çığır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Patika, İz, Keçiyolu, Meslek, Tarz

Lamba Karpuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karpuz

Norm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgü, Genkural, Yerleşmiş Ölçü, Yasaya Uygun Durum

Köndelen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlama

İleri Gelen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşraf

Yüzüyola kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal

Yandan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Profilden

Prefiks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önek

Saldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Hücum Etmek, Salmak, Sarmak, Yürümek, Taarruz Etmek, Tecavüz Etmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü