Yüksek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yüksek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Faik, Güçlü, Koca, Yüce

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kaplama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstila, Şümul

Düğürcük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Simit

Obaştanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahur

Satıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayi, Tüccar, Esnaf

Döşek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatak

Bigâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz, Aldırışsız, Yad, Yabancı

Radyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı

Kota kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlama, Had, Norma

Ön Deyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet, Ön Söz

Şahit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanık

Haberdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, Uyarı

Nispilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet

Otel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konakçı, Mihmanhane, Yolcu Evi, Misafirhane

Sıhhatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksız, Kuşkulu

Çöreklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak, Yayılmak, Çökmek, Çömelmek, Yerleşmek

Ellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Değmek

Mikyas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Ebat, Ölçek, Ölçü

Oyuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovuk

Adisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesap

Önemsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mühimsemek, Saymak, Takmak

Ölçülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ilımlı, Kararlı, Ölçülmüş, Mutedil

Üren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil

Yıvışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Kaygan, Yapışkan, Yılışık

Keyfiyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derme Çatma, Hakir

Sınama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Eleştiri, Prova, Tecrübe

Rezidans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konut

Polaroit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şipşak

Sallandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asmak

Sınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık, Bozuk, Çıkık; Dağınık, Perişan

Gücenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü