Yıprak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yıprak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eski

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Beyinli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı

Rejisörlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmenlik

Anlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antant, Uyuşma, İtilaf, Sözleşme, Geçim, İttifak, Kesim, Pakt

Döndürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Bükmek, Vermek, Yönetmek

Yek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Tek

Hasta Bakıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Tıp Kardeşi

Kışkırtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fitnekârlık Etmek, Körüklemek, Tahrik Etmek

Işılak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı

İfliç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felç

Hazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sindirme, Sindirim

Kronometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreölçer

Zımni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, İçerik, Kapalı

Mantarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz

Ziyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Kayıp, Hasar, Hüsran, Zayiat

Yıkıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahripkar

Tasdikname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıkbeti

Anapara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anamal, Sermaye

Makine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araba, Kılga, Otomobil

Afişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri

Çalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık; Verev Kesilmiş; Yan Yan Giden

Vahşet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabanıllık, Korku

Karşılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedel, Cevap, İvaz, Mukabele, Ödenek, Tahsisat, Taviz, Yanıt, Ayrı İti

Kumanda Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmek

Softalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağnazlık

Dipçik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kundak

Mezun Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak

Badana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahek

Küme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kütle, Öbek, Takım, Tomar, Topa, Yığın, Lig

İz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Bulaşık, Çığır, Delalet, Emare, Eser, Kanıt, Nişan, Yer, İm

Çıkış Belgesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü