Yadsılı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yadsılı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Olumsuz, Menfi, Salibe

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sebze Nevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pırasa

Gaita kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı

Avutma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teselli

Ölçüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıstas, Miyar, Ölçü, Mısdak, Kriter

Bağış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teberru, Hibe, Yardım, Armağan, İane

Departman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbölümü, Bölüm

Ferda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erte; Gelecek Zaman, Yarın

Deli Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek

Sinir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabiyet, Asap, Öfke

Sırnaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalaka

Hâlâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Henüz, Şimdiye Kadar, Şimdiye Dek, Henüz

Ateş Parçası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Canlı

Yok Yoksul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir

En Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel

Taşıtçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü

Müstear kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakap, Takma

Med kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma

Evetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak

Arık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Su Yolu, Temiz, Güçsüz, Enez, Cılız, Sıska, Zayıf, Kuru, Çorak

Otomatikman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden

Hamle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılış, Saldırış, Adım, Atak, Hücum, Atılım, Savlet

Kollamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Korumak

Öteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici

Kitaplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane

Zillet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, Aşağılık

Şaşırtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Şaşmak

Fecir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tan Vakti, Gün Ağarması

Yavaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı Olmayan, Ağır, Asta, Alçak, Hafif

Antikite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkçağ

Alakok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rafadan

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü