Yalanlamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yalanlamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tekzip Etmek, Reddetmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Şahmat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satranç

Nemlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşarmak

Kalemtıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalemyonan, Açacak

Teminat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvence, İnanca

Boks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumruk Oyunu

Feodalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik Sistemi

Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bayılmak, Çevirmek, Dayamak, Görmek, Harcamak, Hasretmek, İletmek, Katmak, Lütfetmek, Ödemek, Satmak, Serpmek, Tespit Etmek, Uzatmak

Puanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benekli

Ağabey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abi, Aka, Ağa, Efe

Sayman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhasebeci, Muhasip, Hesap Uzmanı

Mütekasil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç

Hanende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okuyucu, Şarkıcı

Görüşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sohbet, Konuşma, Musahabe, Mülakat, Müzakere, Temas, Ziyaret

Erkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerk, Serbest, Özgür, Müstakil, Hür

Meşrep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Karakter, Mizaç, Yaradılış

Karambol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşa, Birbirine Çarpma, Karışıklık

İtminan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenme

Öncecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnisiyatif

Kom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl; Yayla Evi; Köy, Çiftlik

Fakirleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksullaşmak

Ayrım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma İşi, Fark, Sekans, Kıvrım, Tefrik, Başkalık, Alt Bölüm, Ayrılma Noktası

İş Bıraktırımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokavt

Tanrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Hak, İlah, Yaradan

Terkeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadak

Zerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaldız

Ayıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe

Savaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak

Sonra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteakiben, Keyin, Bilahare, İleri

Perişan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Dağınık, Harap, Karmakarışık, Pejmürde, Perakende, Zavallı, Bozgun, Ezgin

İnzimam Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Üstelemek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü