Yandırmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yandırmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yakmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Rüzgar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yel, Bad

Gösterge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İm, İşaret, Nişan, İndikatör, Müşir, Belirtke

Bozulmamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam

Müselsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ardışık

Zulmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık, Zifiri

Ayar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dakiklik, Değer, Derece, Köklenme

Ezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek

Tabaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katman, Derece, Kat, Tütünlük, Kesim, Topluluk, Sınıf

Şalvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuman, Pantolon

Cesaretsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreksiz, Çekingen

Tazallüm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak

El Uzluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maharet

Gafilâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aymazca

Yasaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Menetmek

Tamir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Yapmak

Vâsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Engin

Araştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meraklı, Mütecessis

Irak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzak

Güçten Düşmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin

Elde Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkarmak, Sağlamak, Temin Etmek, Ulaşmak, Uydurmak

Şansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz

Tufan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayfun, Selli Yağmur

Bulunmayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır

Müteşebbis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girişimci, Teşebbüskâr, Girişken

Istırap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Üzüntü, Acı

İştah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeme İsteği; İstek, Arzu

Lüzumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz

Aşama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rütbe, Derece, Kademe, Merhale, Basamak, Adım, Mertebe, Paye

Önder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başçı, İmam, Lider, Öncü, Rehber, Şef, Yolbaşçı

Bağlantısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askerî

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü