Yansıtmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yansıtmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aktarmak, İletmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Münasebetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygısız, Aksi, Çirkin, Ters, Uygunsuz

Yerleşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturak, Oturmuş, Mütamekkin, Beledi

Tuturgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durtut, Zapturapt

Kademe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Pille

Öğütçü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vaiz

Tarumar Olma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezimet

Stajyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişimci

Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bayılmak, Çevirmek, Dayamak, Görmek, Harcamak, Hasretmek, İletmek, Katmak, Lütfetmek, Ödemek, Satmak, Serpmek, Tespit Etmek, Uzatmak

Revolver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altıpatlar

Söküotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavşancılotu

Belirti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, İşaret, İm, Simge, Sembol, İpucu, Belgi, Araz, Nişane, Emare, Gösterge, Koku, Nişan, Tezahür

Alçalma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Zillet, Zül

Zahmetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emekli, Güç

Yüze Gülücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Riyakâr

Kesinkes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle

Sefirikebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi

Sarsmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak, Silkelemek, Silkmek

Guard kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruma

Ahvalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vukuat

Tepir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elek

Yunak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamam

Tabansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Ödlek, Yüreksiz

Yakarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niyaz

Ciddi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Gerçek, Salmaklı, Tehlikeli, Endişe Veren, Ağır, Vahim, Kritik, Gülmeyen, Güvenilir, Sağlam, Önemli, Vahim, Vakur, Veznin

Endişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Üzüntü, Tasa, Bulut, Düşünce, Korku, Kuşku

Aydınlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıtmak, Işıklandırmak, Tenvir Etmek, Tavzih Etmek, Bilgilendirmek

Kelep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çile, Demet

Bala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavru, Çocuk

Angajman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı

Deniz Boyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü