Yurttaşlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yurttaşlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Vatandaşlık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yağma Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmalamak

Orijinalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgünlük

Fazlalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Artı, Bolluk

Blender kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırıcı

İlmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Din, Dokunmak, İlmik

Saye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Yardım

Nispetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nispeten

Şüphelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek

Müsebbip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nedenci, Sorumlu

Cevap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanıt, Tepki, Karşılık

Müslim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman

Bitkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorgun, Halsiz, Bitap, Güçten Düşmüş, Harap, Tapsız, Turşu, Üzgün

Pansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınak

Güfte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz

Kontrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlaşma, Mukavele, Sözleşme

Badik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ördek, Palaz, Kısa Boylu

Kulvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şerit, Çizgi

Yurttaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vatandaşlık

Azalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üyelik

Sakıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşen, Düşük; Merih, Mars

Bati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Yavaş

Haşiv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma

Tor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ağ, Çekingen, Ham, Toy, Utangaç, Yabani, Görgüsüz, Eğitilmemiş, Yabanıl

Mancana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıçı

İyi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek

Baraj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Büğet

Saf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Katışıksız, Bön, Budala, Arı, Aydınlık, Dizi, Doğal, Grup, Halis, Has, Koşun, Masum, Öz, Sıra, Som, Tabii, Katıksız

Tecavüz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saldırmak, Hücum Etmek, Namusa Sataşmak, Aşmak, Geçmek, Göğmek

Mesele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş

Necabetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü