Zırhlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zırhlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Savutlu, Koruyuculu

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Pozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum

Gösterişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alımlı, Güzel, Ağır, Ağırbaşlı, Görkemli, Lüks, Oturaklı, Zengin

Müderris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen, Profesör

Ürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havlamak

Bittabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Tabii, Doğal Olarak, Tabiatıyla

Piyata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabak, Yassı

kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Parasız, Haris, Hevesli, Dilenci, Karnıboş, Kâsıp, Muhtaç, Sefil, Yalanaç, Yurtsuz

Naaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceset, Cenaze

Domestik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Yerel, Yerli

Meydanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık

Nihan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli

Emrivaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldubitti, Olut

Ira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Seciye, Öz Yapı, Kişilik

Kel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçsız, Dazlak

Ahdetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ant İçmek, Yemin Etmek

Septisizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk

Sutaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su

Kavas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruma, Yasakçı

Ders Programı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müfredat Programı

Yüzölçümü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesahai Sathiye

Sismoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilim

İhanet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak

Milli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal

Silahşor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Silah Eri

Vaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olan, Olmuş, Koruyucu

Otorite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke

Had kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kota, Sınır, Terim, Uç

Tıpkı Tıpkısına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp

Dürtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Dokunmak, Tahrik Etmek, Uyarmak

Perese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Durum

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü