Zoraki kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zoraki kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İstemeyerek, Zorla

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Bellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çapalamak, Öğrenmek, Sanmak

Muallim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, Okutman, Öğretmen

Dikilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Engellemek

Uzanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek, Ulaşmak, Yetişmek

Temek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pencere

Sergi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekspozisyon, Teşhir, Gösterim, Kilim, Yaygı

Firar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçma, Kaçış, Kurtulma

İtibar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyet, Kadir, Kredi, Onur, Ölçü, Rağbet, Saygınlık, Prestij

Ayak Tarağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarak

Silgiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silecek

Cıdak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak

Yıkılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Göçmek, Çökmek, İnmek, Yığılmak, Yok Olmak, Devrilmek, Defolmak, Mahvolmak, Yenilmek

Eğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şayet, Velev

Azar Azar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş

Günaydın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabahın Hayır

Albenili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarif

Andavallı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Aptal, Bön, Görgüsüz, Ahmak, Şaşkın

Kalender kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçakgönüllü, Ehlidil, Rint

Ban Ağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Söğüdü, Sorgun

Mesnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Dayanak, İstinat, Makam, Mevki, Orun

Ayrıntılar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teferruat

Trend kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönelim

Homurtu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mırıltı

Tahammül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Gelmek, Götürmek, Kaldırmak, Katlanmak

Mukavim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü

Çatlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarmak, Kıskandırmak, Sıkıntı Vermek

Şakşakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardakçı, Alkışçı, Yalaka, Yaltak, Dalkavuk

Şaheser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyapıt, Üstün Nitelikli

Zorluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Külfet, Müşkül, Zahmet, Zorunluluk, Istırar

Fikir Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü