sekizinci yüzyılda yetişmiş büyük İslâm âlimlerinden. İsmi, Abdurrahmân bin Amr bin Muhammed'dir. Künyesi, Ebû Amr'dır. Evzâî diye meşhur olmuştur. 706 (H.88) senesinde Baalbek'te doğdu. 774 (H.157) senesinde Beyrut'ta vefât etti.
Şam civârında bulunan Evzâ köyüne nisbetle bu isimle meşhur olan Evzâî, zamânın büyük âlimlerinden din ve fen ilimlerini tahsil etti. Atâ bin Ebî Kesîr Zührî, Muhammed bin İbrâhim et-Teymî ve Tâbiînden olan birçok kimseden hadîs-i şerîf rivâyet etti. Zamânının bir tânesi oldu. Fıkıh ilminde ictihad derecesine yükseldi. Hac yolculuğu esnâsında, Süfyân-ı Sevrî ile karşılaştı. Şam ve Mağrîb (Fas, Tunus, Cezâyir) halkı onun mezhebine tâbi oldu. Onun mezhebi, Emevîler zamânında Endülüs'e yayıldı. Kendisine sorulan yetmiş bin meselenin hepsine cevâb verdi. Hakem bin Hişâm zamânına kadar Endülüs'te fetvâlar onun ictihâdına göre verilirdi. Daha sonra mensubu kalmadığı için, mezhebi unutuldu. Mezhebinin kayboluşu hicrî 3. asrın ortalarına rastlar. Beyrut'a gitti ve oraya yerleşti. Burada kendisine kâdılık teklif ettiler, fakat kabul etmedi. Orada yerleşip ders okuttu ve talebe yetiştirdi. Ondan Şû'be, İbn-i Mübârek, Yahyâ bin Hamzâ, Yahyâ el-Kettân, Ebû Âsım ve başkaları hadîs-i şerîf naklettiler. 774 (H.157) senesinde Beyrut'ta vefât etti.
Evzâî, zamânının en büyük âlimi ve en fazîletlisiydi. Haramlardan ve şüphelilerden şiddetle kaçınır, çok ibâdet ederdi. Gecelerini namaz kılmak ve Kur'ân-ı kerîm okumakla geçirir, Allah korkusundan çok ağlardı. Fıkıh ilminde ictihad derecesinde olup, güvenilir bir hadis âlimiydi. Halîfe Mansûr Evzâî hazretlerine çok saygı gösterir, onun nasîhatlarını dinlerdi. Edebiyât, yazı ve güzel konuşmada çok kâbiliyetli olup, herkes tarafından beğenilir, takdir edilirdi.
Evzâî hazretleri buyurdu ki:
En üstün şey, takvâ yâni Allahü teâlâdan korkmaktır. Çünkü kim Allahü teâlâya itâat için şeref isterse, Allahü teâlâ onu yükseltir. Kim de şerefi günah işlemek için isterse, Allahü teâlâ onu alçaltır.
Ölümü çok hatırlayan kimse, dünyâya rağbet etmez. Ağzından çıkan her sözden hesâba çekileceğini bilen kimse, az konuşur, ancak lüzûmlu sözleri söyler.