Jack London Kimdir? Hakkında Bilgi

(1876 San Francisco - 1916 Glen Ellen), Amerikalı roman ve öykü yazarı. Asıl adı John Griffith London'dır. London, idealize edilmiş ilkelliği ve en ilkel biçimiyle sosyalizmi birleştirmeye çalışmıştır. Bir denizci olarak yaptığı uzun geziler, "Altına Hücum" sırasında Alaska'da edindiği deneyimler, anlatılarının çerçevesini oluşturmuştur. Nietzsche'den ve Marx'tan aldığı kavramlar, Darwin'in "çevre koşullarına en uygun (ya da güçlü) olanın yaşaması gerekliliği" düşüncesi ve doğalcılık, onun düşün evrenini temellendirmiştir. "The Sun of the Wolf" (Kurt Oğlu, 1900; Türkçeye Kurt Kanı adıyla çevrilmiştir), "The Call of the Wild" (Vahşetin Çağrısı, 1903), "White Fang" (Beyaz Diş, 1905), Uzak Doğu'ya yaptığı deniz yolculuklarının ürünüdür. Sosyalist düşüncelerini ilk kez "The People of the Abyss"te (Uçurum İnsanları, 1903) ortaya koyar; bu yapıtında Londra'daki yoksulluğu gözler önüne sermeye çalışır. "The Sea Wolf" (Deniz Kurdu, 1904) adlı romanında Nietzsche'nin "üstün insanı"na benzeyen bir kahramanı anlatır. "The İron Heel"de (Demir Ökçe, 1907) oldukça katı bir devrimci tutum takınarak, sosyalist ütopyayı gerçekleştirmeye çalışır. "Martin Eden"da (1909) otobiyografik yönler ağır basar; yapıtta yazar olma uğraşı veren yoksul, sosyalist düşünceli Martin Eden'ın sonu intiharla noktalanan yaşamı anlatılır. (London da 1916'da intihar etmiştir). "John Barleycorn"da (1913) alkolün yaşamına getirdiği sarsıntıları sergiler. Yolculuklarından ve Afrika'ya yaptığı gezilerden esinlenerek yazdığı öyküleri, "South Sea Tales" (Güney Denizi Öyküleri, 1911) adlı kitabında toplamıştır. Roman ve öykülerinde betimlediği denizciler, maden arayıcıları, ganimet avcıları, kurtlar, köpekler, vb., aynı içgüdülere sahiptirler; üstünlüklerini vahşice dövüşler sonunda elde edenler, en sonunda da yabancı düşmanların saldırısında yenik düşerler. Bu ilkellik ve vahşetin içinde insan, üstün bir hayvan biçiminde gösterilmiştir; ancak London vahşi, yırtıcı ve yabani olan insanı gerçekliğinden koparıp yani gerçek yaşamdaki gelişiminden soyutlayıp salt kendi tasarladığı biçimde betimlemiştir. Yapıtlarında görülen antropomorfizm (insanlaştırma eğilimi), yalınlık, ilkel üstünlük, köktencilik (radikalizm), onun büyük bir ilgi görmesini sağlayan etmenler arasında yer almaktadır.