Safranın akışı engellenerek, karaciğer tarafından üretilen sarı renkli safra boyar maddelerinin kan dolaşımına girmesidir. İki çeşit sarılık vardır. Birincisi yeni doğan bebeklerde görülür. Bebekteki sarılık çok sayıda kan hücresinin yıkılması sonucu, bebeğin kanında aşırı miktarda safra boyar maddesinin birikmesi sonucu olur. Günümüzde doktor müdahalesiyle bu sorun başarılı bir şekilde giderilmektedir. İkinci çeşit sarılığaysa hepatit adı verilen virüsler (hepatit A, hepatit B, hepatit C) yol açar. Hepatit virüsleri karaciğerde iltihaplanmaya yol açar.
A tipi virüsün (hepatit A) yol açtığı karaciğer iltihabına çocuklar çok duyarlıdır. Hastayı bitkin düşürür. Çok uzun sürer. Hastalık iştahsızlık, sindirim bozuklukları, ateş ve ağrılarla kendini gösterir. Esas belirtileri, deri ve göz kapağı altlarının sararmasıyla koyu renkli idrardır.
Virüsün kuluçka (virüsün bulaşmasıyla hastalık belirtilerinin çıkması arasında geçen zaman) süresi kırk gündür. Kişi bu sürede ve hastalığın bitiminden sonraki iki haftada, hastalığı başkalarına bulaştırabilir. Tükürük, kan ve dışkıda bulunan bu virüs, insandan insana çok rahat bulaşır. Özellikle sağlık koşullarının kötü olduğu genel tuvaletler gibi yerlerden bulaşır. Bu şekilde salgınlara yol açabilir.
Bu hastalığa yakalanmamak için, kişisel temizliğe önem verilmelidir. Tuvalet alışkanlıklarının sağlık kurallarına uygun şekilde kazanılmasına dikkat edilmelidir. Bu hastalığa yakalanmış kişilerden uzak durulmalıdır. Ailede bu hastalığa yakalananlar varsa, onların tabağı, bardağı, eşyaları ayrı tutulmalı ve ayrı şekilde temizlenmelidir.
Diğer virüs enfeksiyonlarında olduğu gibi, bu hastalığın da kendi kendine geçmesi beklenir. Bu süre içinde hasta dinlenmeli ve bol bol sıvı almalıdır. Beslenmeye dikkat edilmelidir.
A tipi virüsün yanında daha değişik virüs tipleri de vardır. Bunlardan bazıları oldukça tehlikeli ve öldürücüdür. B ve C tipi virüsler kan yoluyla bulaşırlar. Örnek olarak, mikroplardan arındırılmamış dişçi aygıtları, ortaklaşa kullanılan iğneler verilebilir. Bunlar gibi kanla doğrudan temas eden her türlü etken hastalığı bulaştırabilir. Bu nedenle, başka bir kimsenin kanına doğrudan ya da dolaylı olarak temastan kaçınılmalıdır.
