Eğitim Sitesi

Ağrı Dağı Şiiri

Ağrı Dağı Şiiri | İsmail MALATYA

Tektaş yüzük gibi göz kamaştırır
Başında bulunan kar Ağrı Dağı,
Sanki gelinlerin duvağı olmuş
Köpük köpük bulutlar Ağrı Dağı.

Bütün dağlara tepeden bakarsın
Türüm türüm reyhan,kekik kokarsın,
Ayrılanı hasretinle yakarsın
Kim demiş,benzerin var Ağrı Dağı.

İsmail MALATYA

add

Ağrı Dağı Şiiri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri kısa şiirler turizm haftası şiirleri İsmail MALATYA

Ağrı Dağı Şiiri Hakkında Yorum Yazın...
  

Ağrı Dağı Şiiri Hakkında Yorumlar

misafir çok güzel bir şiir

Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.

Benzer Turizm Haftası Şiirleri

Şahabettin Paşa Camii Şiiri

Kirazlı Camii’nin yüksekçe minaresi
Soğanî külahı’yla Yusuf Hoca’ya bakar
Yusuf Hoca Okulu yanındaki mezarlık
Taşıyla toprağıyla mis gibi tarih kokar
*
Tarihi kokmak için bu mezarlık önünden
Baktığımız yerlere bakmak gerek gönülden
Hala çok şey anlatır yola bakan o çeşme
Sıyrılmış olsa bile eski giysilerinden
*
Selimiye’ye doğru bakılınca bu yönden
Dört minare görünür kabirlerin üstünden
Tarihin kitabından kopmuş yapraklar gibi
Neler neler okunur taşların üzerinden
*
Kimi mezar taşından küçük bir sarık bakar
Kimi süslemesizdir, kimi taşsız bir mezar
Kiminde anlaşılmaz Osmanlıca yazılar
Kiminin üzerinden bir salkım üzüm sarkar
*
Kim bilir hangi mescid haziresinden kaldı
Bu sarıklı, kavuklu , yazılı mermer taşlar ?
Ve kim bilir burada nelere tanık oldu
Yüz metre ilerdeki kırık-dökük pancurlar ?
*
Fatih Sultan Mehmet’in babası Murat Han’ın
Divan vezirlerinden Şehabettin Paşa’nın
Yaptırdığı caminin hazresindeki taşlar
Bir sokak ilerdeki bulunduğu köşeden
Tıpkı bu taşlar gibi çevreye şaşkın bakar
*
Bu taşları seyreden her tarih meraklısı
Buçuk Tepe’de yatan merhumları anımsar
*
Bu camiye ad olan kiraz süslemeleri
Silinmiş olsa bile artık süslemelerden
Belleklere kazınmış o kiraz kokuları
Edirne’ye yayılır yalnızca bu camiden
*
Şehabettin Paşa’yla anılan bu sokağın
Su akmasa da artık ,kırık çeşmelerinden
Ve hiç ses gelmese de eski tahta evlerden
Kadiriler Tekkesi yanındaki sokaktan
Meriç’i gözetleyen Saruca Camî gibi
*
Şehabettin Paşa da gülümser iki yerden;
Biri Tunca üstünde Saraçhane Köprüsü
Bir de Kirazlı denen Şahabettin Cami’den

Ali Koç Elegeçmez
……………………*…........
03.mart.2019/çarşamba

ali koç elegeçmez

Kıyak Baba Cami Şiiri

Horosan Alpereni kahraman Kıyak Baba
Kıyak Cami önünde kabrinde yatar durur
Nişancı Mahallesi Halkı’nın sakinleri
Kıyak Baba Camii’nde, babaya dua okur
*
Cami arkasındaki 50 .yıl okulu
Dedesine sarılmış vefalı bir torundur
Atalarından kalan tüm tarihi değerler
Yalnızca benim değil elbette ki onundur
*
0 bakıp koruyacak bu eşsiz hazineyi
Elbet 0 yüceltecek bu güzel Edirne’yi
Kıyak Baba Camii bunu bilir ceddinden
“Şahit ol yâ Rab!” diye haykırır köşesinden
*
Ezan sesi gelirken uzun minaresinden
Güvercinler uçuşur iki şerefesinden
İnsanlar iş yerinden, kahve köşelerinden
Şükür duası eder bulunduğu yerlerden
*
Kıyık Caddesi denen bu cadde üzerinde
Az daha yürürseniz, yokuş aşağı doğru
Unutmak mümkün olmaz gittiğiniz bu yolu
Yahya Bey Çeşmesi’ne geldiğiniz bir anda
*
Fatih’i hatırlatan Tophane Bayırı’nda
Koskocaman bir topun hemen yanı başında
Nakkaresi, davulu ,zili ve zurnasıyla
Düşmana korku salan o müthiş temposuyla
*
Mehter Takımı adlı dev 0smanlı Bandosu
Sağa sola dönerek yürüyüşe geçince
Selimiye Cami'nin duvarları önünden
Mimar Sinan haykırır: “Hoş geldin emmi oğlu!

Ali Koç Elegeçmez
09.nisan.2019/salı

Ali Koç Elegeçmez

Tunca Nehri Şiiri

Olur ya, insanız;
içiniz kavrulur,yüreğiniz kanar!
Ruhunuz,huzura ersin diye
ve sadabat kokularını
....................içine çeksin diye
Her köşesinden tarih fışkıran ;
hanları, hamamları
ve kervansaraylarıyla
..................sizi geçmişe uçuran
*
Mavinin yeşille güreş yaptığı
Martıların çığlık çığlığa kanatlandığı
Masal gibi bir diyar özlemiyle yanar!
*
Gönlünüz eski bir lâle bahçesinden
inatçı dört beyaz lâle gibi
.............göğe doğru uzanan
......................dört ince minare,
Birbiriyle fısıldaşan söğüt yaprakları
Renkli güvercin kanatları
Şarkı besteleyen martılar
Ve setlere yaslanarak
Ve söğütleri okşayarak
Vakur vakur akan sularda
gölgeleri titreşen sevdalı gönüller arar
Derim ki; gelin Edirne’ye bu bahar!
*
Yürüyün, toprak setlerin üzerinde
Fatih'in oğlu II.Bayezıt'ın yaptırdığı;
içinde darüşşifa müzesi
ve tıp medresesinin bulunduğu
…..........II.Bayezıt külliyesine kadar
Görün bakın; tek katlı evlerin
..............kırmızı kiremitli damları
Külliyenin kesme taş duvarları
ve bin bir anıyla yüklü kubbelerin
......................kurşun kaplamaları
Bayezıt Cami'nin devasa sütunları
Cami içindeki hünkâr mahfili'nin
...................nostaljik bakışları
ve padişahların kayıkla
...................cuma namazına geldiği
.......................setler üzerindeki
Bayezıt Cami'i,iki minaresiyle birlikte
...................size nasıl el sallar!
*
İşte
Bulgaristan’dan doğan Tunca Nehri,
Beyazıt Köprüsü’nün dibinde
ak saçlı söğütleri ayağından öpmek için
ve insanlara huzur vermek için,
..……...............tam burada şaha kalkar!

Ali Koç Elegeçmez
………..........*……
03.nisan.2019/Çarşamba

ali koç elegeçmez

Hayat Turizm Şiiri

O gider
Sen seyredersin sadece...
Elini kaldırdığında durmaz dinlemez
geri dönüşlerin yoktur hep gidersin..
Mola veremez
camından baktığın kadardır gördüklerin
Birisi inmişse eğer
Belki en iyi yol arkadaşın
Belki sana uzak ama yine mekanı paylaştığın,
Bilirsin ki son görüş, son sözcükler, son bakışlardır...
Hep birileri iner,belki yüreğin gider
kalanlarla yetinir, yolun sonuna dek görmeye umarak geçer...
Geçer zaman...
Camdan güneş vurur bazen değerini bilmezsin, bunalır kaçmak istersin
Sonra bir fırtına çıkar
Kaçırdığın güneşe üzülürsün...
Belki yine görürüm umuduyla gözün gökyüzünde..
Yolculuğun seni boğsa da
Bunaltsa da
İnmek istesen de inemezsin...
Bilmelisin ki bitmeden yolculuk
Sen içindekileri bitirmemelisin...
Ömründür çıktığın yolculuk..
Her dakikanı ayrı güzel ayrı yaşa...
Bil ki her koltukta bir anın olacak...
her camda seni bir kez daha görmek isteyenler...
Gökyüzünde uğurladıkların...
Ömrün bu
Bildiğin gibi doyasıya yaşa...

Duygu İdemen

TATLI KIZ

Turizm Haftası Şiirleri, Ağrı Dağı Şiiri