misafir çok güzel bir şiir
Ağrı Dağı Şiiri | İsmail MALATYA
Tektaş yüzük gibi göz kamaştırır
Başında bulunan kar Ağrı Dağı,
Sanki gelinlerin duvağı olmuş
Köpük köpük bulutlar Ağrı Dağı.
Bütün dağlara tepeden bakarsın
Türüm türüm reyhan,kekik kokarsın,
Ayrılanı hasretinle yakarsın
Kim demiş,benzerin var Ağrı Dağı.
İsmail MALATYA
Ağrı Dağı Şiiri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri kısa şiirler turizm haftası şiirleri İsmail MALATYA
Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.
Benzer Turizm Haftası Şiirleri
Dünya Turizmi Şiiri
Turizm sadece gezmek değildir
Bilgiyi görgüyü artırmak gerekk
Dolaşıp ta resim çekmek değildir
Kendi kültürünü taşımak gerek.
Dünya kavim kavim insan değişmiş.
Kimisi çok geri kimi gelişmiş
Kimi yoksul, kimi aya erişmiş
Hızla uygarlığa ulaşmak gerek.
Böyle bir turizmin birçok türü var
Herkesin kendine bir kültürü var
Dünyayı gezmenin çok ödülü var
Bilgi ve görgüyü artırmak gerek.
Çeşit çeşit ırktan milyarlar insan
Her biri bir türlü değişik lisan
Vardır bir çok hikmet eğer anlarsan
Bilenlere sorup anlamak gerek.
Dünya turistinin çoğu misyoner
Kimileri ajan kimi lejyoner
Görevini yapar, yurduna döner
Kendi reklamını yaptırmak gerek.
Bakın yaratanın her eserine
Hiç paha biçilmez değerlerine
Benzemez bir insan, bir diğerine
Oturup ta biraz düşünmek gerek.
Kasım Kaplan
Kasım Kaplan
Dünya Turizm Günü 2 Şiiri
Ayağında pembe kot sırtında her çeşit yük,
Bir yandan otel arar bir yandan gezer höyük…
Elinde bir harita kâğıt, kalem karalar,
Nerede müze görse merak eder ve dalar…
Dolaştıkça dolaşır poz verir resim çeker,
Turist döviz bırakır tekrar geleceğim, der…
Mehmet Tevfik Temiztürk
Mehmet Tevfik Temiztürk
Yayla Tatil Köyü'nde! / Saros Şiiri
Bu yaz yine kendimi Yayla Köyü'ne attım
Meşelerin altından mavi sulara baktım
Bir küçük palamutu tepelere fırlatıp
Saros'u baştan başa meşelerle donattım!
*
Asırlık meşelerin gölgesinde yan yattım
Gökyüzünü üstüme mavi bir yorgan yaptım
Ve çarıklı..dövenli.. ak günlere uzanan
Zaman tünellerinde tek başıma dolaştım.
*
Acıkmış martı gibi daldım mavi denize
Fazla uzatmayayım gelirim belki göze!
Sudaki sema için gerek var mıdır söze
Avuç avuç toplayıp gökyüzüne fırlattım!
*
Bir kavun bir karpuza “yeni bir lira “ saydım.
Ben kendimi, köydeki bizim bostanda sandım.
Her sabah sütçümüzden, sütü kapımdan aldım
Tatil nasıl yapılır ben Yayla'da anladım.
*
Gündüz, ayak izimi bıraktım sıcak kuma
Erikli..Vakıf..Enez...çıktım motorla tura
0'nu, bazan bağlayıp kocaman oltalara
Ondaki güzelliği balıklara anlattım.
*
İyot, doğa ve güneş, tarih ile kaynaştım
Kekik kokan kırlarda kuşlar ile oynaştım
Mehmetçik'le anılan kutsal yarımadaya
Her gün gönül dolusu minnetimi bıraktım
*
Ayçiçek tarlasında gündöndülere şaştım
Mısır tarlalarında sütlü başaklar açtım
Böğürtlen toplar iken ellerimi kanattım
İçimdeki çocuğu ben Yayla'da yaşattım!
*
Günyüzüne çıkmamış çiçeklerle tanıştım
Ahlat ağaçlarında ahlatlarla oynaştım
Çoban çeşmelerinin buz gibi sularıyla
Gönlümün kovanında Yayla Balı'nı yaptım
*
Kumlarında uzandım, kızgın güneşte yandım
Yakamozlu sulara gözümü olta yaptım
Gönlümün çapasını mavi sulara salıp
Gönül yelkenlerimi bu sularda kapattım.
Ali Koç Elegeçmez
09.nisan.2019/salı
Ali Koç Elegeçmez
Edirne Kadı Bedrettin Camii Şiiri
Bu günlerde
tuhaf tuhaf rüyalar görüyorum!
Örneğin;
Edirne Ayşekadın Semti’nde
Kadı Bedrettin Cami önünden
Ayşekadın Camii’ne kadar
........................yürüyorum
*
Dikiliyorum,
üzerinde 1647 yazan
ve suyu akmayan
Hacı Müslim Çeşmesi’nin önünde
*
Sonra girip
onarımı devam eden
Ekmekçizade Kervansarayı’nın içine
Sohbet ediyorum boya yapan bir
...........................emekçiyle
*
Şehir merkezinde
..............150 kuruşa içtiğim çayı
50 kuruşa içiyorum
buradaki kahvehanelerde
Dönüyorum geriye
*
Kadı Bedrettin Cami’nin
..........................önündeyim yine
Bir lira sadaka verip bir dilenciye
Cami Bahçesi’nde yatan
............................merhumlara
dualar ediyorum gönlümce
ve "merhaba! " diyorum
bahçede gezinen
asırlık bir kablumbağanın gözlerine
*
Cami’nin çevresindeki
dar sokaklara giriyorum
Dev gibi apartmanlar arasında
sıkışmış, kırık kiremitli evler
pencereleri örten soluk perdeler
dişleri dökülmüş çeşmeler görüyorum
*
Bir zaman tünelinde gezer
........................gibi yürüyorum
Asırlık rüzgarlar serinletiyor gönlümü
0 kurnasız çeşmeden dolduruyorum
.............................güğümümü!
*
Ama yok,evet yok,
göremiyorum kapısının önünü süpüren
al yazmalı Gül’ümü
ve
kasımpatları açmış bahçeleri
mum çiçeğinin sarmaladığı pencereleri
kapılardan sarkan hanınellerini
Acaba hepsi öldü mü?
*
Nihayet,
Kadı Bedrrettin Cami’nin kapısı önünde
ilikleyip ceketimin önünü
var gücümle haykırıyorum
geçmişe ve geleceğe
Ey Kadı Bedrettin!
Ey Koca Bedrettin!
*
Talatpaşa Caddesi ‘ndeki
............................mekanınla
şükürler olsun ki yaşıyorsun hala!
Ama ben,
ama ben Kadı Bedrettin,
yavaş yavaş ölüyorum galiba!
Ali Koç Elegeçmez
....……..*……...
03.nisan.2019/çarşamba
ali koç elegeçmez