Eğitim Sitesi

Atatürk'ün Çocukluğu-2 Şiiri

Atatürk'ün Çocukluğu-2 Şiiri | Kasım KAPLAN

Atatürk'ün Çocukluğu-2

Öğretmenimin sorduğu,
Atatürk'ün çocukluğu.
Sonra çok büyüdü ama
Tatmıştı oda yokluğu.

Çok akıllı öğrenciydi,
Okulunda birinciydi.
Sonra Ata oldu ama
O zaman yetim biriydi.

Çalışmıştı tarlasında,
Oturdu yer sofrasında,
Önce yurttaş idi ama
Önder oldu sonrasında.

Her gün çok kitap okurdu.
Büyüdü bir ordu kurdu
Büyük bir cesaret ile
Düşman karşısında durdu.

Kasım KAPLAN

add

tag Atatürk'ün Çocukluğu Kasım KAPLAN çocukluk şiirleri çocuklarla ilgili şiirler eğitici öğretici bilgilendirici şiirler seçme güzel şiirler Atatürk şiirleri

Atatürk'ün Çocukluğu-2 Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

Atatürk'ün Çocukluğu-2 Şiiri Hakkındaki Yorumlar

muratdemirtaş hearika süper enfes birşey

dilşah benli çok güzel atatür ün çocukluğu kıssa ve öz açıklanmış [sosyal öğretmeni]

hüsnanur koç şekerimm benim tam tarzım kafiyeler harika çok uyumlu ben de böyle güzel şiir yazarım d.

Taha Teşekkür ederim bana çok yardımcı oldunuz için teşekküederim tekrar

gamze dağ (öğretmen) çok güzel olmuş tebrik ederim

özlem güzel olmuş çok teşekkür ederim

ilknur büyüyünce yazar ol süpeeeer şekerim

Melike Sude Karakaş Harika bir şiir teşekkür ederim 100 aldım bu şiir sayesinde :)

gizemli reklam sever süper ödevime yaradı saaaoluuuuun

sinan ağlamaz şiir çok güzel yazdıgınız için çok çok tşk ederim :)

Yazılan son 10 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 10 yorum yazılmış.

Benzer Atatürk Şiirleri

Atatürk'ün Dağı

Can oluğundan kan akıttım sulara
Yeşersin yazdan önce
Uyansın kuşlardan önce
Açılsın yarılan iri bir nar gibi toprağım
Bir kucakta büyüsün
Bir memeden emsin çocuklar
Bir beşikte söylesin ninnilerini çağım
Yağmur güler yerler yeşil
Tomurursan sevgi tomur
Deşil ekinlere toprağım deşil
Bir yonga da canımdan al
Onar savaşta yıkılmış evleri
Isıtsın ateşten donanları kucağım
Mor menevişi gördün mü Van'dan İzmir'e
Bilir misin kokusunu vargit çiçeklerinin yaylada
Nasıl kıvrılır eğreltiler güzün sararır
Öksüz çocuklara döner kızılağaç dalları
Geyikler iner kuytulara titrek
Sarıdan söylenir günlerin türküsü
Karanlık uzar aydınlık kısalır
Orda yüce bir ışıldağım
Yaşarmış gözleri yurdumun
Bıçak saplamış yüreğine koynunda büyüyenler
Kurşun yemiş ekmek yedirdiklerinden
Baktım bulutlar üstünden Edirne'den Ağrı'ya
Can uğruna can verdim
Kan yoluna kan döktüm
Yakınlara yakın uzaklara uzağım
Ben Hitit
Ben Urartu
Ben Likya
Ben Frigya
Çağların eskisinden en yenisine
Bütün sevecen yürekleri birbirine
Bağsız bağlayan bağım
Ben Anadolu kokuşlu bir mavide tüten
Geçmişten geleceğe
Kara, yağmura, yele sıcak
Büyüyen bir ocağım
Ben doruklarında güneşin dinlendiği
Eteklerinde korkak kurtlar çakallar uluyan
Dağlar üstünde bir dağım

İsmet Zeki Eyüboğlu

İsmet Zeki Eyüboğlu

Havza Yollarında Mustafa Kemal

Mahmur dağının başında bir duman bir duman
Mustafa Kemal'in başında daha bir duman
Dağ düşünür gündüz gece başından duman gitmez
Mustafa Kemal düşünür gündüz gece başından duman gitmez
Dağların başından duman eksik olmaz
Soy yiğidin başından duman eksik olmaz

Mahmur dağının dumanlarına baktı da dedi
Mustafa Kemal, Köroğlu olmak ne güzel şu dağlarda
Tutmak gece gündüz denizlerin yolunu, yol vermemek
Üşümek, ateş yakmak, yola düşmek ne güzel
Bölmek orta yerlerinden gemilerin getirdiği güneşi
Bir sana bir bana sermek ne güzel

Çakal dağının eteğine vardı ki Mustafa Kemal
Vakit alaca karanlık, dağın eteğinde bir kahve
Kahvede düze inmiş eşkıya, Karadeniz uşakları
Kaynıyor Erzurum işi semaver, çay demleniyor
Uyanmış su gözleri adamların susuz gözleri sıcak
Mustafa Kemal baktı, tanıdı hepsi halk

Oturdular, hep beraber çayı içtiler
Ordan burdan, dereden tepeden konuştular
Sabah güneşi gelip bağdaş kurdu bir yana
Yarı karanlıktı yüzleri birden aydınlandılar
Acı çekmiş, susamış, dağ çizgileri sert
Mustafa Kemal'in gözlerinde tek tek ışıdılar

Çıktı kavak yaylasına oh, dedi Mustafa Kemal
Ölmez be, insan bu vatanı sevince
Halk kokusudur güller çimenlerden gelir
Ovaları sürenler aşağıda, ormanlarda bıçkı sesleri
Dağılmış Mahmur dağının dumanları
Çekip cümle türküleri bir dere ışıltısıyla akar

Havzaya vardım ki, kulağımızı koyalım bir
Bağımsız yaşamak diyelim bir, dinle ne ses verir
Havza pazarına inmiş allı morlu köylüler
Çıkarlar ormanlardan gizli gizli, çağıralım bir
Gelirler toplanırlar ateşimize onlar için yaktık
Özgür yüreklerinin soluğunu üflesinler bir

Sevelim dedi, Mustafa Kemal, sevelim bir
Selam verelim bir, selam alalım bir
Halk olmak ne güzel şeydir arkadaşlar
Şu sabah çayını içelim bir kardeşçe sıcak
Yüzümüzü yunalım şu derede bir
Sonra kursunlar darağacını kavgamıza
Asarlarsa assınlar bizi düşlerimizden!

Ceyhun Atuf Kansu

Ceyhun Atuf Kansu

Atam'dan Bir Hediye

Atam'dan bir hediye,
Bu ülke,bu cumhuriyet,
Bu özgürlük,bu hürriyet,
Bu ekonomi,bu yeşillik

Atam'dan bir hediye,
Gelmiş bize.
Derki''Bu hediyeler sizin,
Bu ulus,bu cumhuriyet!
Korumak kalmış size cesur millet!''

Atam'dan bir hediye
Bu güzel ülke.
Cumhuriyeti kurulmuş,çağdaş bir ülke.
Bağımsızdır,bu yeşillikli ülke.

Atam'dan bir hediye'dir
Bu özgürlük ve hürriyet.
Cumhuriyet ile gelmiş,
Bu güzel özellikler.

Eray Yapağcı

Eray Yapağcı

Atatürk

BU MİLLETİ ÖLÜMDEN,
SEN KURTARDIN ATATÜRK.
YURDU KURDUN YENİDEN,
EY KORKUSUZ BÜYÜK TÜRK.

ÖNDER OLDUN MİLLETE,
YURTTAN KOVDUN DÜŞMANI.
YAŞIYORSUN KALPLERDE,
SENLE KURDUK YARINI.

MELİS YAŞAR

Atatürk Şiirleri, Atatürk'ün Çocukluğu-2 Şiiri