Eğitim Sitesi

Baba Diyordu Baba....! Şiiri

Baba Diyordu Baba....! Şiiri | Ali Altınlı

Baba Diyordu Baba....!

Unuttum sanma seni, her duada adın var;
Dün oğlum, babasına, "baba" diyordu Baba! ..
Duvardaki resimde, bakışın var, yâdın var;
Ciğerimden can koptu, "baba" diyordu Baba! ..

Sarılırken oğluma, aklıma geliyorsun;
Gözlerimde yaş olup, sinemi deliyorsun;
Özlemez olurmuyum, özledim, biliyorsun;
Ciğerimden can koptu, "baba" diyordu Baba! ..

"Baba" diyen kim varsa, gördüğümde ağlayıp;
Başa geldi ayrılık, karaları bağlayıp;
Sensiz olan gönlümü, yokluğunla dağlayıp;
Ciğerimden can koptu, "baba" diyordu Baba! ..

Sen bulunmaz efsane, sen gönlümün sultanı;
Sen şu fâni dünyada, ömrümün tutar yanı;
Senden bir emanettir, taşıyorken bu canı;
Ciğerimden can koptu, "baba" diyordu Baba! ..

Gidişin, emânetin, teslimiyet vaktiydi;
Gidişin, Yaradan'ın "tamam" diyen aktiydi;
En büyük mirasındı, ak alnımın naktiydi;
Ciğerimden can koptu, "baba" diyordu Baba! ..

Ali Altınlı

add

tag çocuk şiirleri okul şiirleri eğitici şiirler öğretici şiirler amatör şiirler şiirlerimiz öğrenci şiirleri belirli gün ve haftalar şiirleri

Baba Diyordu Baba....! Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

Baba Diyordu Baba....! Şiiri Hakkındaki Yorumlar

Elshad Ellerine saglig qardasim

ONGİ Çok Duygusal Çok Güzel Mükemmel Harika Bir Şiir

MUSTAFA ÇOK GÜZEL DUYGUSAL

ismini veek istemeyen okuyucu Güzel bir şiir hepiniz okuyun

elif benca çok güzel bir şiir olmuş

rojin babam ağladı be çünki güzeldi

gizem hiç beğenmedim

Tuana Çok güzel bir şiir bence

zeynep atik bu şiir o kadar güzel ki insan ağlamak istiyor.sorsalar yüz üzerinden kaç verirdin diye,cevabım tabiki 100 olurdu

zeynep demir çok güzel bir şiir yazmışşınız siizi tebrik ediyorum

sinem cici içten

natalya duygulu

reyhan serinoglu cok güzel yazmissiniz sizi tebrik ediyorum elinize dilinize saglik okurken cok duygulandim affiniza siginarak sitemde yayinladim

Yazılan son 13 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 13 yorum yazılmış.

Benzer Babalar Günü Şiirleri

Baba

Sen gittin gideli ruhum tarûmar
İnsanlar cihandan acep ne umar?
Terk edilen için ömür bir kumar

O gün bugün günler geçmiyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!

Bir gönülün merkezine har düştü
Yaz ortası yüreğime kar düştü
Hayalimde yüceleşen yâr düştü

Hüzün bedenimden göçmüyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!

Hasret kaldık, aylar geçti sesine
Bülbüller ram olur gül nefesine
Ruhun veda etti ten kafesine

Beden Azrail'den kaçmıyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!

Rengârenk bahardın, ağır kış oldun
Gerçek idin, şimdi bize düş oldun
Gözden akan bir damlacık yaş oldun

Göğümdeki kuşlar uçmuyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!

Cennette saraylar, cehennemde nar
Kimine ağır kış, kimine bahar
Vuslat ötelerde, bize hasret var

Ömür bize ışık saçmıyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!

Bu âleme dair tükendi sözler
Perdeler inince kapandı gözler
Güneşim battı, karardı gündüzler

Huzur, talih bizi seçmiyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!

Rızamızla teslim olduk kadere
Ölüm bizi götürmesin kedere
Bu filmi seyrettik bilmem kaç kere

Kul arzuyla zehir içmiyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!


M. NİHAT MALKOÇ

M. Nihat Malkoç

Âh Baba Âh!...

Yalancı dünyanın düzeni bozuk
Kalmadı kimsede ar babacığım!...
Gafil, çaktım sanır dünyaya kazık
Kabrin gelir sana dar babacığım!...

Özlemin dağ gibi, yanıyor özüm
Kaderin hükmüne kâr etmez sözüm
Senden başkasını görmüyor gözüm
Yürek yangın yeri, hâr babacığım!...

O güleç simanı göresim gelir
Yüzünü yüzüme süresim gelir
Vuslatın yoluna giresim gelir
Hasretin gönlümde nâr babacığım!...

Canımdan can parçam, yürekte yârsın
Gönlümün kıblesi, kutlu diyarsın
Ruhumu vuslatın ateşi sarsın
Yüreğin tertemiz, kar babacığım!...

Meleğe benzeyen yüzün ay gibi
Gönlün öyle geniş, bir saray gibi
Sohbetin içimde demli çay gibi
Altından bir kalbin var babacığım!...

Hayalin gözümde, kendin uzakta
Kader kaydırırmış kulu kızakta
Kör şeytan bekliyor bizi tuzakta
Yorganım ol, beni sar babacığım!...

Seni bıraktığım yerde ararım
Uçan kuştan, esen yelden sorarım
Tekleyen kalbimi ağlar, yorarım
Senden özge var mı yâr babacığım?...

Yola düşmek varmış meğer seherde...
Serviler dalını eğer seherde...
Yüreğime hüzün değer seherde...
Mezarın gönlümde er babacığım!...

Salının serviler, rüzgarlar esin!...
Kulağımdan gitmez o müşfik sesin
Bu yetim hâlimi kimse görmesin
Söndü gözlerimde fer babacığım!...


Kaybolan izini arar dururum
Hangi diyardasın, sorar dururum
Gönlümü acıyla yorar durum
Kar beyaz elini ver babacığım!...

Öfkem şimşek gibi, her çakışında
Nefesim olurdun dağ yokuşunda
Kendimi bulurdum gül bakışında
Gönül bahçemden gül, der babacığım!...

Çağa söyleyecek sözümüz vardır
Hakikati gören gözümüz vardır
Aynaya bakacak yüzümüz vardır
Aramıza girmez şer babacığım!...

Şerefli ceddini rahmetle andın
Güneşin altında çalışıp yandın
Bir somun ekmeği helal kazandın
Akıttın sırtından ter babacığım!...

Kahır nöbetinde öfkeni yuttun
Diş bileyenleri çabuk unuttun
Düşenin her zaman elinden tuttun
Bakmadın kimseye hor babacığım!...

Duan kuvvet verir bana işimde
Gölgeni sürürüm her an peşimde
Mübarek yüzünü gördüm düşümde
Bu rüyayı hayra yor babacığım!...

Tene sığmaz ruhun, çıkar yüceye
Alnındaki ışık düşer geceye
Gönüldeki hasret sığmaz heceye
Perişan hâlimi sor babacığım!...

Saçını tarayan tarak olsaydım
Seninle birlikte toprak olsaydım
Servinin dalında yaprak olsaydım
Ayrılığın rengi mor babacığım!...

Köstekli saatim hicranı vurur
Hüzün ırmakları çağlar da durur
İçimdeki azgın melal kudurur
Sinem alev ateş, kor babacığım!...

Gece yarısında rüyama girsen...
Muhabbet bağından goncalar dersen...
O gülden yüzünü önüme sersen...
Sensizlik ne kadar zor babacığım!...

M. NİHAT MALKOÇ

M. Nihat Malkoç

Baba

sığmazsın bilirim bir kaç mısraya,
anlatmak isterim seni dünyaya,
acelen neydiki uçtun semaya,
mezarının başında ağlarım baba,

gururu sevgiyi senden öğrendim,
mis gibi kokunu özledim baba,
bu kadar genç yaşda ölmemeliydin,
hasretin ciğerimi deliyor baba,

bu kadar acıya nasıl dayandın,
sabırlı olmayı öğrettin baba,
bu koca dünyaya neden sığmadın,
geride bıraktın bizleri baba,

hastane yolları kaderin oldu,
yanında biz varız üzülme baba,
o kanser illeti ecelin oldu,
mevladan ümitler kesilmez baba,

sen gittin kimsemiz kalmadı şimdi,
bizi terketmeye hakkın yok baba,
dostum dediklerin düşmandır şimdi,
iyiki namerdi görmedin baba,

ağlarım gizlice sensiz günlerde,
faydasız bilirim ağlamak baba,
yaşamak isterdin sende bizlerle,
sensizken mutsuzuz inanki baba,

siğaran elinde kaşların çatık,
nasılda sevDİğini gizlerdin baba,
bir dilim ekmeğe soğanı katık,
çayıda çok fazla severdin baba,

Şenol Mersin

Şenol Mersin

Canım Babam

Gel, seninle anacığım, maziyi yadedelim,
Analım babamızı, ruhunu şadedelim,
O, bu masum yuvanın oldu aziz şehidi,
Bu günleri görmeden kara toprağa gitti.
Öttürse borusunu İsrafil bir an için,
Mezarı kıpırdasa, oynasa için için.


Halimize bir baksa, kaldırsa bir başını,
Silse gözlerindeki ıstırabın yaşını,
Kafasında yer alan istifhamlar çözülse,
Bizim için yaptığı bütün gamlar çözülse.
Sükunla toprakları çekse bir üzerine,
Halinden memnun olsa, yatsa tekrar yerine.


Sana şefkat gösterdi masum bir evlat gibi,
Sonra Azrail geldi korkunç bir feryat gibi,
Kasıp kavurdu gitti, onu beraber aldı,
Arkasında hatıra iki zavallı kaldı.
Bürüdü gözlerini korkunç hırçın bir korku,
Gözleri açık gitti, kaderin cilvesi bu.


Bazı ufka dalarım, gözlerini görürüm,
O gözler ki sahibi mezarda bir kötürüm,
Yerinden kıpırdamaz, kolunu kaldıramaz,
Yolumuzda durana vurmak ister vuramaz.
Seneler önümüze ıstıraplar yığardı,
Küçük kalplerimize kasırgalar sığardı.


O göklerden bakardı, bize ilham verirdi,
Biz muvaffak oldukça, güler selam verirdi,
Bugün, hayatımızda mustarip bir sükun var,
Ne kadar ferahlasak, onsuz bize dünya dar.
Ufuktaki gözlerin tahassürü bir sönse,
Ne olurdu Allah' ım, gidenler geri dönse...

Mehmet Akif Demirbaş

Babalar Günü Şiirleri, Baba Diyordu Baba....! Şiiri