Basketbolcu Şiiri

Basketbolcu Şiiri | Fevzi GÜNENÇ

Basket sepet demek de
bol ne demek oluyor peki?
Yani bu oyunun adı
sepeti bol oyunu mu?

Sepeti bolsa hani nerede o sepetler?
Ben iki tane sepet görüyorum
püskül gibi sallanan fileleriyle
Topu atmaya çalışıyor oyuncular bunun içine

Boşuna uğraşmayın oyuncular
yay gibi sıçrasanız da
olsanız da çelik
o sepetleri dolduramazsınız asla
çünkü sepetlerin dibi delik

Şaka bir yana, gurur duyuyorum
bu on iki dev adamla
bırakıyorlar herkesi yaya
şanımızı yayıyorlar dünyaya

Fevzi GÜNENÇ

Fevzi GÜNENÇ

Basketbolcu meslek şiirleri mesleklerle ilgili şiirler eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri okul şiirleri şiir sitesi Fevzi GÜNENÇ

Bakkal Şiiri

Sabah erken uyanırım
Açarım mini dükkânımı
Hazırlarım sütünüzü,
Ekmeğinizi, gazetenizi

Buyurun buyurun buyurun
Küçük bakkal bekliyor sizi
Hey, ufaklıklar
Çiklet mi alacaksınız
Yoksa misket mi?

Çok güzel çikolatalarım da var
Ama gücünüz yetmez belki buna
En iyisi siz fit olun
Çikolata kaplı gofrete

Bende her şey var
Gece yarısına kadar açık dükkânım

Biz bakkallar en ağır işçileriz
Günde on altı saat işteyiz.

Fevzi GÜNENÇ

Fevzi GÜNENÇ

Sıvacı Şiiri

Kabası yapılmış duvarları
Güzelleştiren kim?
Sıvacı...
Sihirli elleriyle
Can katar onlara...

Şimdi duvarlar artık
Gözlere çok daha
Daha çok güzel bakmaktadır...

Varol sıvacı
Ellerine sağlık.

Fevzi Günenç

Fevzi GÜNENÇ

Ayakkabı Boyacısı Şiiri

Kendi ayakkabıların bile yok
Ki boyayasın önce onları
Anlasın diye müşterilerin
İyi mi kötü mü boyuyorsun?

Oysa sen ancak
Beş on ayakkabı boyayınca
Doyabilirsin ama ne yazık
O sayıda ayakkabıyı
Boyattıran çıkmıyor hiç bir gün

Sen daha bir de bunlara ek olarak
O küçücük kazancınla
Defter kalem, kitap almak zorundasın

Ah ne kötü yürekli insanlarız biz
Bir kaç lira daha az
Verebilmek için ne diller
Ne diller dökeriz sana
Söyler misiniz çocuklar
Yakışır mı böyle yapmak insana?

Fevzi Günenç

Fevzi GÜNENÇ

Bakkal Hazret Efendiye Şiiri

Küçük bir bakkalı var, şehrin orta yerinde,
İçinde hiçbir şey yok, moral yerli yerinde…

Soda dahi satamaz, ekmek bir iki kasa,
Üç beş paket makarna, çekmiyor hiçbir tasa…

Değişmeyen kıyafet, çimen yeşili kazak,
Yakasız kirli gömlek, yıpranmış eski şalvar…

Beş kuruş dahi kalsa, çıkarıp hemen verir,
Dürüstlük üst safhada, ne kızar ne gücenir…

Mehmet Tevfik Temiztürk

Mehmet Tevfik Temiztürk