Rüya Allah'ım bayıldım çok uzun ama muhteşem bir şiir gerçekten çok güzel 3 defa okudum harika bir şiir
Bigalı Köyü'ndeki Atatürk Evi Şiiri | Ali Koç Elegeçmez
Geniş tahta kapıdan girince içeriye
Gördüğüm taş döşeli o küçük bahçe; dardı
*
Şimşirlerle bezeli gül kokan bu bahçede
İnsana huzur veren kutsi bir hava vardı.
Dut ağacı altında dinlenen eski kuyu
Bir zafer türküsünün şevkiyle bakmaktaydı.
*
Kırık tahta çıkrığı bakarken tepesinden
"Atatürk'ü ben gördüm! " der gibi hali vardı.
*
Yüz yılın dahisini ağırlayan yaşlı ev
Geniş tahta kapının hemen sol yanındaydı.
Duvarlar düzgün taştan içi de tahtadandı.
Kuşlarla..yıldızlarla..çamlarla konuşurdu
Güvem erik..ahlatlar..onun eski dostuydu
*
Tahta basamaklarla çıkılırdı üst kata
Tavan ve zemin tahta, trabzanlar tahtaydı.
Gıcırdardı yürürken tahtadan döşemeler
Bu sesle çekilirdi ancak zifir geceler.
*
Ve küçük tahta hole üç kapı açılıydı
Kuyuya bakan oda tam da karşınızdaydı.
*
Bu odada yatmıştı sarışın genç komutan.
Bu odada dinlendi gök bakışlı kahraman
Tahtadan musandraya asarken giysisini
Düşünmekteydi mutlak düşmanın hançerini!
*
Yola bakan odada toplandılar o gece
Mehtabın gözlerine bakarken üç pencere
Gaz lambası alevi titrerken duvarlarda
Bir dev oturmaktaydı şimdi tahta masada!
*
Kalemini kaldırıp baktı oturanlara
Dedi ki:
-Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini
Boğaz'ı geçmek ister itilaf kuvvetleri
Toplarıyla yakıyor-yıkıyor tepeleri
Ölüm kusmakta her an donanma gemileri!
*
O an, mavi gözleri lambadaki ışıktan
Ve gökteki yıldızdan daha parlak yanarak
Oturduğu masadan Boğaz'ı görür gibi
Aydınlattı odayı inançla parlayarak!
*
"Çanakkale Geçilmez! Parolamız bu! " dedi.
Sanki şimşekler çaktı söylerken sözlerini.
*
-Ölümden kurtuluş yok! Ölüm mukadderattır!
"Her can bir gün ölümü mutlaka tadacaktır"
*
Ya bir sedir üstünde ya saban peşinde
Vakit-saat gelince ölüm yaşanacaktır.
Ama en güzel ölüm vatan için ölmektir
Şehitlik makamının şerefine ermektir.
*
İçtiğimiz bu suyu ya düşmanlar içecek
Ya bu kuyu suyuyla torunlar büyüyecek
Ölmek sayılmaz bize vatan için can vermek
Bu kutsal topraklara tek düşman girmeyecek!
*
Bigalı, köy olalı duymadı böyle hitap
Ne böyle aslan gördü ne böyle bir hakikat!
Söz verdi erkan-ı harb
And içtiler o gece
"Çanakkale geçilmez!" Yazacağız tarihe!
*
İşte böyle yazıldı buradaki destanlar
Ve böyle şehit oldu o adsız kahramanlar.
Arıburnu...Conkbayır...Kemalyeri üstünde
İşte bu yiğitlerin silinmez kanları var.
*
Eceabat Yolu'ndaki en mutlu tarihi ev
Bigalı Köyü'ndeki mütavazi bu evdir
Bir mesih bekler gibi ay'a baktığı gece
Ağırladığı misafir
Yarbay Mustafa Kemal'dir
Ali Koç Elegeçmez
Bigalı Köyü'ndeki Atatürk Evi eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Ali Koç Elegeçmez
Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.
Benzer Atatürk Şiirleri
Dağ Başını Duman Almış Şiiri
"Dağ başını duman almış
Gümüş dere durmaz akar..."
Türkeli'ne kâfir dolmuş
Dadaş ağlar, uşak ağlar, er ağlar!
Efkâr efkâr üstüne basmış da Mustafa'yı,
Küsüvermiş ne varsa düşmanına, dostuna
Sürüvermiş takayı bir kâbus diyarından...
Ayrılık bir şey değil çekilir dostum, amma
Vatan mahzun bir yandan...
Samsun'un kıyıları dalgalarla hareli,
Çayır, çimen başağı, yeşilinden yaralı
Düşmanın allar giyer, Anadolu'm karalı!
Gel gidelim Mustafa'm Erzurum illerine;
Toz olalım Mustafa'm bu vatan yollarına!
"Güneş ufukta şimdi doğar,
Yürüyelim arkadaşlar..."
Yürüyelim uşaklar, yürüyelim dadaşlar;
Bugün 19 Mayıs
Bir tarih burada biter, bir tarih burda başlar!
Niye deniz dalgalı?
Niye dağlar gölgeli?
Niçin öksüz çiçekler?
Deniz mahzun, dağlar mahzun, gök mahzun;
Düşman gelmiş, vaktimiz yok, yol uzun...
Gel koşalım Mustafa'm Sivas sokaklarına;
Karışalım Mustafa'm vatan topraklarına!...
"Ankara, Ankara! Güzel Ankara!
Seni görmek ister her bahtı kara!"
Fakat öyle müthiş ki içimizdeki yara;
Sarmadıkça yurdumu al renkli bayraklara
Yatmam bu topraklara, yatmam bu topraklara...
Telefon direkleri
Hayırlı haber taşır;
Aydın'daki efeler
Silâhlarla oynaşır...
Ve İstanbul gökleri
Gözü nemli dolaşır...
Dur bakalım Mustafa'm şu dünyanın haline
Düşmeyelim Mustafa'm cümle âlem diline...
"Şu İzmir'den aman efem, ayva gelir, nar gelir..."
Dökmezsen iki günde şu Yunanı denize,
Ar gelir be Mustafa'm, ölüm sana ar gelir...
Bizim gibi göklerde ay-yıldız indirene,
Ellerin emelini bir anda söndürene
Kılıcın kabzasında hıncını dindirene,
Zor gelir be Mustafa'm, esaret çok zor gelir...
Bu dipçik, bu da namlu;
Bu Sakarya, bu Dumlu...
Gel uçalım Mustafa'm hedefimiz Akdeniz;
Asil doğduk Mustafa'm biz hürriyet isteriz!..
"İzmir'in dağlarından çiçekler açar..."
Bugün 19 Mayıs:
Bir tarih burda biter, bir tarih burda başlar!
Bahar sabahında biz:
Dağlardaki çiçekler,
Uçuşan kelebekler;
İhtiyarlar ve dinçler,
Bel bağladığın gençler
Yoluna andiçeriz!
"Sesimizi yer, gök, su dinlesin,
İnlesin be Mustafa'm arş-ı âlâ inlesin!..."
Muzaffer ENDER
Muzaffer ENDER
Atam Şiiri
ATAM doğdu Selanikte
Çok zeki çok çalışkandı
Birinciydi derslerinde
Birgün babasız kaldı
Annesi onu okuldan aldı
Dayısının çiftliğinde
Kargaları kovalardı
Sonra yine okudu
Subay oldu
Zaferler kazanarak
Yurtdan düşmanı kovdu
Sarardı soldu hastalığı sirozdu
Bir gün dolma bahçede öldü 9:05 geçe
HERZAMAN HERYERDE ATAM İZİNDEYİZ
Umut Büyük
Canım Atatürk' Üm Şiiri
Atamızdır o bizim
Türkiye'yi yükseltmektir hedefi
Aklında düşünüp karar verir o büyük insan
Türklerin önderi olmuştur o insan
Ülkemizi yükseltmeyi başarmıştır o büyük insan
Renk vermiştir bu ülkeye o insan
Kanunlar yapıp bu ülkeyi bir adım daha yükseltmiştir o büyük insan
Muhammet Emre Avan
Mustafa Kemal Atatürk Şiiri
M Maziden atiye, Türkün Atası
U Ulusun aklından, çıkmaz dehası
S Seneler geçse de, gönlümüz arar
T Tarihte güneştir, sonsuza kadar…
A Asırlar içinde, yeri değişmez
F Fani dünyamızda, eşi bulunmaz
A Aklımız silinmez, fikriyle dolu…
K Kalbimiz bırakmaz, gittiği yolu
E En büyük ışığı yaktı, sönmüyor
M Memleket gülmezse, resmi gülmüyor
A Ankara, bağrında koru Atanı
L Lider bıraktı o, senle Vatanı…
A Atatürk’üm emret, şehit olayım
T Tarihin gönlünde, seni bulayım
A Amansız düşmanlar, keder verse de
T Türkiye’me lâyık, bir Türk kalayım…
Ü Ülkümüz yükselmek, geri gitmemek
R Razıyız zorluğa, gücümüz bitmez
K Kol kırılsa da Türk, başını vermez…
Erol Güngör
(13. 4. 1994 tarihinde yazılmıştır)
Tarafımdan bestelenmiştir.
Erol Güngör