Çocukluk Şiiri | Bircan Buğurca
Çocukluk
Ben küçük bir çocukken
Hayal kurdum geleceğime...
Dağlardaki çiçeklerin,
Gökteki bulutların şahit olduğu çocuğum
İlkbahara özlem duyduğum,
Uçurtmalar uçurduğum,
Kırlarda koştuğum
Geçmişim ben
Sevgi duyduğum herşey
Gelecekteki çocuğum ben.
Çocukluk eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Bircan Buğurca
Çocukluk Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Çocukluk Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Benzer Çocuk - Çocukluk Konulu Şiirler
Dünya Çocuk Hakları Günü 12
20 Kasımlar dünya çocuk hakları günü,
Dünya çocuklarımıza yaşatmadan hüznü…
Kız çocuğusun diye yanlıştır düşüncemiz,
Çoğunda eğitim eksik ki özür dileriz…
Kargaşalar, savaşlar akıl yoksunluğumuz,
Kardeşlik güdemedik her özrü diliyoruz…
Kuvvet savunanlarda düşünceler hep ucuz,
Yol yanlış olduğundan her özrü diliyoruz…
Hakk’a hukuka karşı dünyalı susturulmuş,
Formalite haklardan her özrü diliyoruz…
Özür üstüne özürle sizi aldatıyoruz,
Fakir çocuklardan her özrü diliyoruz…
Bol bol tasarı ile gözlere giriyoruz,
Geçmez tasarılardan her özrü diliyoruz…
Ayrım güdüyoruz sorun oluşturuyoruz,
Göç etmeye zorlayıp ölüme itiyoruz…
Bilmi yasaklıyoruz cahil bırakıyoruz,
Tehdit verdiğimizden özür diliyoruz…
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Uluslararası Çocuk Günü 6
Bugün çocuk günümüz hem de dünya çapında,
Hem anar hem kutlarız alkışlar arasında…
Sonra dağılacağız kutlama bitti diye,
Açlıktan ölenler varken düşünmeyiz niye?
Savaşta ölenler öldürülenler duyulur,
Tek ses dahi edilmez kuvvetliden korkulur…
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Kağıttan Mermiler
toprak yolların tozunda öğrendik yürümeyi
dizimiz yara, elimiz bere içindeyken
hiç oyuncak küreklerimiz olmadı bizim
ha babam tırnak sallardık derecik kumlarına
naylon pabuçlarımız sevkıyat kamyonlarımızdı
üç adım öteye vızır vızır işleyen.
boyumuzun yettiği çatılardan aşırdığımız
kiremitlerden inşa ederdik "tombik" kulelerini
mahallenin en büyük tümseğini "kale"den sayardık
"kale benim"der zaptederdik tepedekilerin "kale"lerini
"kızdı kızdı"larımız vardı saklı kemerlerin şaklayan sesiyle
silahlarımız tahtadandı, ölmemek için "kıpırdama"yeterdi.
makaradan "okatan"lar, lastikten sapanlarımız vardı
birde üfleme borularımız...
mermileri kağıttandı.
marifetti eline batırmadan soymak "şeker dikeni"ni
bedavadan şeker bulmuşcasına sevinirdik
gün boyu kolay kolay girmezdik evlere
körpe sarmaşık yapraklarıyla bastırırdık açlığımızı
çağlasını talanla tükettiğimiz zerdali ağacının
gövdesinden sızan "bal"a üşüşürdük
aç bebelerin memeye saldırması gibi.
sundurmalardan yürüttüğümüz naylon terlikler
ya yüz gram kırık leblebi ederdi
yahut elli gram keçiboynuzu
parası olanlar beş miskete
bazen bir elmalı şeker ısmarlardı
bazen de tornavida ucunda şeker macunu.
hiç eskimezdi katmerli naylon toplarımız
"yakan top" "tek vuruş", "tek kale"
ve tek top ile oynanırdı bütün bu oyunlarımız
"aşık" atardık, malzemesi koyun dizinin eklem yerinden
"ilik" oynardık gazoz kapaklarıyla
gazoz kapaklarının bir değeri vardı o zaman
yani paramız yoktu ama oyun çoktu bizde
"kuyu kazmaca", "uzun eşek" filan
bir çocuk dünyamız vardı ki bizim
biz küçücüktük, o dünya kocaman.
Hürdemi Nevzat Bayramoğlu
Hürriyet Demir
Çocuğuma Name
Çocuksun büyüyeceksin
Yaşlanacaksın
Bazen sevinip bazen üzüleceksin
Hayatta kimseye kötülük düşünmeyesin
Keşke hep çocuk ruhlu kalsan
Hep temiz kalpli olsan
Zaman inan çok çabuk geçmekte
Gelecek senin için meçhul
Dilerim olursun salih bir kul
Sen şimdi büyümeye bak
Yaşlı ile çocuk arasında yoktur fark
Zaman sanki sürekli dönen bir çark
Ankara. 27.12.2015
Nuri Hakan Tataroğlu
Nuri Hakan Tataroğlu