Dünya Rizeliler Günü 2 Şiiri | Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Dünya Rizeliler Günü 2
Rize'm Karadeniz'de, yaşamışız bir süre,
Kardeşimin doğduğu yer sayılır bir kere...
Rize Pazar ilçesi görmek duymak isterim,
Babamın yerleştiği Rize'yi çok severim...
İnsanları muhterem saygıdeğer vasıflı,
Gününüz kutlu olsun saygın ve de hatırlı...
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Dünya Rizeliler Günü 2 eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Dünya Rizeliler Günü 2 Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Dünya Rizeliler Günü 2 Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Benzer İller, İlçeler, Beldeler, Mahallelerle İlgili Şiirler
Saros'da Yayla Geceleri
Yayla'da, bayılırım
mehtaplı akşamlara
*
Karpuz fenerleriyle
gezinen çocuklara
*
Zil takmış dilber gibi
raks ederken akşamlar
*
Gönlümü tutuşturan
alevsiz yanan suya
*
Liman yoktur Yayla'da
uğramaz hiç gemiler
*
Ne hicranlı gönül var
ne de buğulu gözler
*
Özlemin bakışları
yapışmış gibi suya
*
Anlamam,
................neden yanar
denizde bunca fener!
*
Nerde sihirli asa
nerde deniz kızları
*
Kim koyar bu sulara
bu yanan yıldızları
Her mehtaplı gecede
işte böyle olurum
Yakamozlu suların
dansına garg olurum
Karışırken geceye
suların hışırtısı
Bu hülyalı suların
içinde kaybolurum
Sonra..
..............ilerler gece
İlerler yakamozlar
Geceler türkü söyler
gökte güler dolunay!
Biten bir rüya gibi
silinirken karanlık
Deniz masmavi bakar
yerindedir hala ay
Ey hülyalı gönlümde
dansa kalkan akşamlar!
Ey mehtabın koynunda
titreten karanlıklar !
Ey gökyüzü!
Dolunay!
Alevsiz yanan sular!
Bu tutuşan sulara
ağ atan balıkçılar!
Sizinle aşka gelir
kapkara tuzlu sular.
Sizinle
............bir başkadır
Yayla'daki akşamlar.
Ali Koç Elegeçmez
12.nisan.2019-cuma
Ali Koç Elegeçmez
Veli Efendi Camii Kırşehir Mucur
Camiler ki Rabbe aşk, duyanlar için bir yer,
Hakk’a eş koşulmadan, yakınlaşmak isterler…
Memleketim Kırşehir, Mucur adlı ilçesi,
Büyük Solaklı isminde eski Mahallesi…
Mahallemiz bu sokak, dedelerimin yeri,
Anne tarafımın da, aynıdır memleketleri…
Ortak kol, aynı soyu, izleyip, sürdürmüşler,
Fakirlik sebebiyle, okuyup terk etmişler…
Eski Ankara Yolu, üzerinde bir camii,
19.YY. Veli Efendi Camii…
Taştan ahşap bir camii, şu anda 100 kişilik,
Kullanıma açıktır, ne vakıftır, ne müzelik.
Ahşaptan kapısı var, hatıllar ve direkler,
Tavanları da ağaç, çatısında kiremitler.
Eskiden belki dergâhtı çünkü minaresi yok,
Belki dedemin eviydi, şadırvanı da yok…
Avlusunda kabir var, mezar taşı kırılmış,
Seyyid Hacı Veli Efendi, ceddim sayılırmış.
Kabirde yatan Hacı Seyyîd Veli Efendi’dir,
Dedemin, dedesinin, dedesinin, dedesidir...
1769 miladi vefatı,1775 caminin yapımı,
Yoksa üçüncü ceddin mi, Hacı Veli Ağa mı?
Vefatı kesin doğru, yaptıran torunu mu?
Caminin yapım tarihi,1775 doğru mu?
Akıllarda tutulmuş, bunlar unutulmamış,
Kesin ve net bilgiler, belki de kaldırılmış…
Mezarının taşını, kırmış ve kaldırmışlar,
Daha mezarlar varmış, eskiler anlatırlar...
1769,milada çevirince eder vefatı,
Çocukken okumuştum, Osmanlıca bir hattı...
Hacı Seyyîd Veli Efendi onun şimdiki adı,
Esseydi Hacı Veli Efendi aklımda kaldı…
Bunlar taşta yazılıydı, parçalara ayrılmış,
Kapısının üstünden, düşürülüp kırılmış…
Veli Efendi Camii ismiyle yaptırmıştır,
Esseydi Hacı Veli diye de anılmıştır...
Kâbe Kadısı olarak geldiği bilinir,
Sancakbeyliği yaptığı da söylenilir...
Veli Efendiler çok, hepsi dedelerimdir,
Hangi Veli Efendi, bilgiler yetersizdir...
Araştırdım dediysem, yalnız bir Dünya günü,
Özel zamanım yok ki, olsun bilgi bütünü…
Deliller şahsımda yok, fazla da anlatılmaz,
Sülalem 3 asırdır, başka yerde de yaşamaz…
Ellerinde belki var, dedelerimden kalma,
Kimse kimseyi bilmez, soyda var bir dağılma…
İşsizlikten kaynaklı, yurt dışına çıkışlar,
Bilmiyorum kimlerde, içerde dağılmalar...
Şeceremizi duydum, elime hiç geçmedi,
Büyüklerimiz derler, şeceremiz Kâbe’de…
Fakat ben bulamadım, ortada şecere yok,
Bildiğim isimler var, içinde yeniler yok…
Araştırmak isterdim, kesin bilgilerini,
Hem Molla Süleyman’ı, hem de diğerlerini…
Elde yok ipuçlarım, aradım bulamadım,
Bazı adlar sayılır, bunları unutmadım…
İpuçlarıyla dolu, bu cami üç asırdır,
Yaşayanlara selâm, bu şiirde yazılıdır...
Bunlar akrabalarım, çoğunlukla ölmüştür,
Bir bağlantı kurulsun, sülalem görülmüştür…
Veli Efendi Camii, Hacı Seyyid Veli’nin,
Şeceresini yazdım, yatan avludakinin...
Belki bir belgegeçer, belki de bir bağlantı,
Yanlışlar düzelecek, çıkarır hakikati...
Unutulanlar olmuş, harfleri koymamıştım,
Fazla vaktim de yoktur, şimdi kodlama yaptım…
İstanbul’a gelinmiş, bu Es-seyyid Mahmut’tur (A1) ,
Oğullarından biri, Mucur’da bulunmuştur…
Mahmud’un(A1) oğlu, Es Seyyid Hacı Veli Efendi(B1) ,
Kırşehir Mucurludur, Mucur niçin seçildi?
Cami’yi yaptırandır, Es Seyyid Hacı Veli Efendi(B1) ,
Ya da camii oğluna, vasiyeti edildi...
Şu an kabirde yatan, Hacı Seyyîd Veli’nin(B) ,
Oğlunun adı Tahir(C1) bundan da herkes emin…
Tahir’in(C1) oğlu ise, Hacı Veli Ağa’dır(Ç1) ,
Lâkaplar kaldırılmış, bunlar yalnızca addır…
Hacı Veli Ağa’nın(Ç1) , oğlu Molla Süleyman(D1) ,
Molla Süleyman’ın(D1) da, oğullarından...
Kız yazılmadığından, iki tane oğlu var,
Hacı Veli Efendi(E1) ,Emin Efendi(E2) , diye iki kol var…
Emin Efendi’(E2) den: Hacı Ali (E21) ve Süleyman(E22) ,
Hacı Ali’den(E21) , Rabia(E211) ,Abdullah(E212) ,
Emine(E213) , Emin(E214) , Meryem(E215) , Şakir(E216) ...
Rabia’dan(E211) : Osman (E2111) ,
Osman’dan(E2111) :Mehmet Emin(E21111) ,
Mehmet Emin’den(E21111) : Ömer(E211111) ,
Osman Hayati(E211112) , Tuncer(E211113) , Fatma(E211114) ,
Emine(E211115) , İmren(E211116) , Murat(E211117) ,
Suat(E211118) , Dilek(E211119) ,
Ömer(E211111) ’den: Panseli, Gülseli, Gökseli,
Osman Hayati(E211112) ’den: Gül, Canan, Ayşe, Mehmet,
Tuncer(E211113) ’den: Etkin, Ertan,
Fatma(E211114) ’dan: Ayşe, Ahmet, Mustafa, Emin, Öznur, Mesut,
Emine(E211115) ’den: Mustafa, Yüksel, Nursel,
İmren(E211116) ’den: Ali,
(Bu soyda 2 cet kadar alt dallara ayrılıyorlar, kodlama
yapmadım, şimdilik alt dalları yazamıyoruz. Sonra ekleriz.)
Emin(E214) ’den: Ali(E2141) ,Veli(E2142) ,
Necati(E2143) ,Ömer(E2144) ,Faruk(E2145) .
Ali(E2141) ’den: Erdem(E21411) ,Erdoğan(E21412) ,
Necati(E2143) ’den: Metin(Şehit) , Can(E21432) ,
Ömer(E2144) ’den: Abdullah(E21441) ,Emin(E21442) Tahir(E21443) ,
Şakir(E216) ’den: (Tekrar) Şakir(E2161) ,
Şakir(E2161) ’den: Erdal(E21611) ,Salih(E21612) …
Süleyman’dan(E22) : Ahmet(E221) , Hasan(E222) ,
Hasan’dan(E222) : Süleyman(E2221) ,İbrahim(E2222) ,
Süleyman’dan(E2221) : Doğan(E22211) .
İbrahim’den(E2222) :Ahmet(E22221) ,Hasan(E22222) ,
Süleyman(E22223) …
Hacı Veli Efendi’den(E1) : Hakkı (F1) , Veli Sait (F2) , Tahir (F3) ,
Hakkı’dan(F1) : İhsan(F11) , Mahmut(F12) ,
Mahmut’tan(F12) :Cahit(F121) ,
Cahit(F121) ’den: Dündar (F1211) Belki bu vefat etti…
Veli Sait’ten(F2) : Şükrü(F21) , Kamil(F22) ,
Şükrü’den(F21) : Ali Galip(F211) ,
Kamil’den(F22) : Hüseyin(F221) ,Sait(F222) . Salih(F223) ,
Hüseyin’den(F221) : Ahmet(F2211) ,
Sait’ten(F222) : Recep(F2221) , Kamil(F2222) ,
Salih’ten(F223) :Ekrem(F2231) , Ender(F2232) ,Salim(F2233) ...
Hacı Veli Efendi (E1) ’ nin oğlu olan Tahir’den(F3) :Yine, Tahir(F31) ,
Abdurrahman (F32 Şehit) , Sıddık(F33 Şehit) ,Veli(F34) ,
Mustafa(F35) , Mehmet Tevfik Temiztürk(F36) ,
Buradaki Mustafa(F35) Abdulhamid’in yanına Vekilharç gitmiş,
Mehmet Tevfik Temiztürk(F36) (? ; 1965) …
Tahir(F31) ’den: Cemil(F311) ,Yusuf(F312) , Gürsel(F313) ,
Cemil(F311) ’den: Tuncay(F3111) ,
Yusuf(F312) ’tan: Cemil(F31211) ,
Gürsel(F313) ’den: Furkan(F313) …
Veli(F34) ’den: Tahir(F341) ,
Tahir(F341) ’den: Hüsnü(F3411) ,Veli(F3412) ,
Hüsnü(F3411) ’den: Zafer(F34111) , Muzaffer (F34112) ,
Veli(F34113) . Muzaffer (F34112) ’den: Hüsnü(F341121) ,
Veli(F3412) ’den: Nihal(F34121) , Nazife (F34122) ,Nigar(F34123) ,
Nigar(F34123) ’dan:Melih(F341231) ,Tahir(F341232) …
Mehmet Tevfik Temiztürk(F36) ,(F36’ya birazdan G diyeceğiz.)
Veli Efendi Camii’nde müezzindi yıl 1965’e kadar…
Babamın babasıdır, lâkabı Mehmet Hoca,
Gözleri âmâ olmuş, çok sevilen bir Hocaymış,
(Çok fazla çocuğu var, halalarım ve amcalarım,
8’ini tanıyorum, en sonuncusu Yakup Amcam,
Hepsi vefat etti sadece Yakup Temiztürk hayatta.) …
Mehmet Tevfik Temiztürk(babamın babası) ,
Eşi Havva Bacı derler, benim babaannemdir,
Dedem 89 yıl kadar yaşadı 1965’te vefat etmiştir…
Mehmet Hoca’nın(G) çocukları, rakamlarla;
Hasan Hüseyin(G0) amcamız vefat etmiştir…
Rabia(halamdır) (G1) ,
Rabia’dan(G1) : Osman(G11) , Emine(G12) ,
Osman’dan (G11) : İrfan(G111) ,Sema(G112) , Ümran(G113) ,
Gülşen(G114) ...
Emine’den(G12) :Şule(G121) , Gürsel(G122) ,
Tahir Temiztürk’ten(G2) :Hüseyin Nadir Temiztürk(G121) ,
Nermin(G122) , Nail Temiztürk(G123) ,Nevin(G124) .
Hüseyin Nadir Temiztürk’ten(G121) : Zeynep(G1211) .
Nermin’den(G122) : Burak(G1221) , Baran(G1222) .
Nail Temiztürk’ten(G123) : Sibel(G1231) .
Nevin’den(G123) :Beriz (G1231) ,Berre (G1232) ...
Nimet’ten(G3) : Nazmi(G31) , Birsen(G32) , Gül(G33) ,
Hüseyin(G34) , Ahmet(G35) , Fatoş(G36) …
Nazmi’den(G31) : Murat(G311) , Melike(G312) ,
Birsen’den(G32) : Pınar(G321) , Selin(G322) …
Gül’den(G33) : Sıla(G331) ,
Hüseyin(G34) ’den: Volkan (G341) ,Görkem (G342) ,
Ahmet’ten(G35) :İhsan(G351) ,İlke(G352) ,İlker(G353) ,
Fatoş’tan(G36) : Abdullah(G361) , Mert(G362) ...
Mustafa Temiztürk’ten(G4) : Dilek(G41) , Murat(G42) .
Dilek’ten(G41) : Emir(G411) .
Murat’tan(G42) : Efe(G421) ...
Osman Temiztürk (G5) , (1939-1998) babamdır,
Osman’dan(G5) : Sevda Temiztürk(G51) ,
Mehmet Tevfik Temiztürk(G52) ,
Ekrem Yılmaz Temiztürk(G53) ,
Mesut Kerim Temiztürk(G54) …
Sevda (G51) ,Aytekin Baltalı ile evlendi,
Sevda’dan(G51) : Ahu Gülay(G511) ,Gani(Baltalı) (G512) ,
Şahsım Mehmet Tevfik Temiztürk(G52) ,
Ekrem Yılmaz Temiztürk(G53) , Mesut Temiztürk(G54) ,
Bu son üç kişi halen bekâr, hiç evlenmediler…
Fatma’dan(G6) : Vildan(G61) , Fuat(G62) ,
Fuat’tan(G62) : Emir(G621) ,Efe(G622) ,
Yakup Temiztürk’ten(G7) : Onur Temiztürk(G71) ...
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Yıldızeli
YILDIZELİ
Yıldızeli; dağların dik olduğu yer
Yıldızeli; toprağın pek olduğu yer
Yıldızeli; mertliğin sek olduğu yer
Yıldızeli sıradan bir ilçe değil,
Geçerken besmele çek, saygıyla eğil.
Kışlar sert geçer, karla kapanır yollar
Yağar da yağar, karları tartmaz dallar
Muhabbet bitmez, yiğitler tesbih sallar
Yıldızeli bu; anlatılmaz, yaşanır
Beyaz örtü üstüne sevgi döşenir.
İSMAİL MALATYA
İSMAİL MALATYA
Şirin Gökçeli
ŞİRİN GÖKÇELİ
Gökçeli Niksar’ın incisi, süsü,
Yeşile bürünmüş bitki örtüsü,
Dillere dolanmış bereket türküsü,
Bolluğun diyarı Gökçeli Beldesi.
Üzümü, pekmezi dünya markası,
Yaprağı ince süper dolması,
Halkın emeği, gelir kapısı,
Bereketli yerdir güzel Gökçeli.
Toprağı verimli yetişir sebze,
Hepside doğal, hepside taze,
Daha çok ürünler sunuyor bize,
Bereketli belde güzel Gökçeli.
Üzüm beldede altın gibidir,
Ekmek parası alın teridir,
Yaprağın merkezi başkentidir,
Bereketli yerdir güzel Gökçeli.
Yaprağı tanınır hemen her yerde,
Damarsız dışı incecik perde,
Tadını tat bir daha verde,
Bir başka güzel bizim Gökçeli.
Üzümü öz kendi markası,
Dışının rengi altın sarısı,
Tarlada geçer yılın yarısı,
Çalışkan insanlı güzel Gökçeli.
Dilim Kayalar nerede sor,
Acayip şekilli, renkleri mor,
Binlerce yılda oluşmuş zor,
Bir başka güzel bizim Gökçeli.
Gökçeli yakın kolay varması,
Her taraf bağlık, üzüm asması,
Birinci gelir yaprak sarması,
Cennet’ten köşe Yeşil Gökçeli.
Üzümü sıkılır şıra yapılır,
Tavada kaynarken toprak atılır,
Şişeye konup sonra satılır,
Üzümün başkenti güzel Gökçeli.
Yaprağı kopar, dalından yeşil,
İçini doldur ateşte pişir,
Çevreyi seyret, görünce şaşır,
Bir başka güzel bizim Gökçeli.
Ünal GÜNEŞDOĞDU
Ünal GÜNEŞDOĞDU