Köpek Dövüştürüyormuş Şiiri | Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Cehalet nedeniyle Rab'bi duymamış bile,
Çocuğunu öpemez, ilgisiz merhametle...
Ağzı leş gibi içki, karısı dövülmekte,
İnsanlıktan nasipsiz köpek dövüştürmekte...
Kul hakkına doyumsuz, cehennemlik mahlûkat,
Ardan uzaklaşanı lanetliyor kâinat...
Bilse lanetlendiğini umursamayacak,
Vicdansız davrananı Rab bağışlamayacak...
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Köpek Dövüştürüyormuş hayvanlarla ilgili şiirler eğitici şiirler okul şiirleri çocuk şiirleri öğrenci şiirleri öğretici şiirler Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Benzer Hayvanlarla İlgili Şiirler
Acilen Hayvan Hakları Kanunu Çıkarılmalı 16 Şiiri
İnsanlık bazen gafil vicdan sızlatılmakta,
Rab'bim ne olur affet, dostlarım azalmakta!
Bazen ekran açılır zorbalıklar duyarız,
Rab'bim merhamet ver, der yürekten utanırız...
Vicdan anlatılmalı, hayvanlarımız için,
Merhamet mutlak şart uygulanmasın niçin?
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Akıllı Fare, Değilmişsin Şiiri
Üç kere kurtarıldın dışarıya atıldın,
Her defasında geldin yüreğimizi yaktın…
Hiç mi anlamıyorsun ev kedilerle dolu?
Ölüm hoş şey değilken terk etmedin bu yolu…
Sen ölmeyesin diye tenha yere yollandın,
Deliğe giremedin kediye yakalandın…
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Canım Kelebek Şiiri
Her sabah konarsın
Penceremin önüne
Durursun beklersin oracıkta
Bence sen bana bakarsın usulca
Canım kelebeğim kon avucuma
Cafer Tayyar Kılıç
7/B Beykoz Atatürk İ.Ö.O
Cafer Tayyar Kılıç
Bin Başlı Boğa Şiiri
MAĞARADAN ÇIKTI GAMBA
İlkeldi yerler gökler
Canlı cansız dağ taş
Uçan kuş uçmayan kuş
Hava su bitki toprak
İlkeldi aylar yıllar
Sevmek ölmek yaşamak
İlkeldi göz yaşları
İlkeldi gülmek ağlamak
Milattan baruttan önce
Biledi baltasını Gamba
Sürterek ön dişlerini
Çıktı mağradan dışarı
Baltasının ağzı yalap yalap
Daldı Silpius ormanına
Keserek ışığı gölgeyi
Korkuyu korkutarak
BİR BOĞAYA RASTLADI
Önde korku arkada Gamba
Tırmandılar Silpius dağına
Yüzü sararmıştı korkunun
Tutulmuştu dizleri
Önce büzüldü küçüldü korkucuk
Sonra silkini verdi birden
Bir boğa oldu kocaman
Bir boğa ki bin başlı
Gözleri çıngıl çakmak
Soluğu göğü yakıyordu
Puf dedi korku-boğa
Ağzından fışkırdı öfkesi
Çıktı göğe indi yere
Dağları ufalttı gölgesi
Çoğaldı boynuzları bin bin
Gitti öte öte korku-boğa
Geldi beri beri bin bin
Bin bin yürüdü ayakları
Gözleri baktı bin bin
Soluğu ölüm kokuyordu
PİŞİRİP YEDİ BOĞAYI
Uuu dedi uludu Gamba
Irgalandı Silpius dağı
Çoğaldı elleri ayakları
Yüreği çoğaldı bin bin
Çıktı göğe indi yere
Savrudu baltasını bin bin
Bin başlı boğa üzerine
Devrildi yere boğacık
Ormanı sularken kanı
Ağlıyordu gözleri bin bin
Sürterek odunu oduna
Yaktı ilk ateşi Gamba
Pişirip yedi korku-boğayı
Yalap yalap dilleri
Gözleri çıngıl çakmak
Yaladı ellerinin kanını
Sildi kıllı gövdesine
Sonra mağarasına girdi
Gömüldü karanlığın içine
Taş yastığa koydu başını
Uzandı taş yatağına
BOĞA DİRİLDİ DÜŞÜNDÜ
Gözlerini yumar yummaz
Daralmaya başladı mağara
Gamba şişmeye başladı
Dirildi karnında korku-boğa
Oflayıp puflayarak bin bin
Ateşin üstünden atlayarak
Deşiniyordu Gamba'nın karnında
Binlerce boynuzlarıyla
Daraldıkça daraldı mağara
Sıkıştıkça sıkıştı Gambacık
Yamyassı oldu gövdesi
İki duvar arasında
Tepiniyordu karnında boğa
Binlerce ayaklarıyla
Çıkarak göğe inerek yere
Pişirip yiyordu Gamba'yı
Binlerce dişleriyle
BAŞLADI YENİ BİR GÜNE
Yiyip bitirince Gamba'yı
Uyudu bin başlı boğa
Küçülmeye başladı korku
Büyümeye başladı mağara
Doğdu Küncülü Boğaz'dan güneş
Bitti bin yıllık gece
Çıktı Gamba'nın karnından
Bin başlı boğa
Gitti geldiği yere
Uuu dedi uyandı Gamba
Fışkırttı sevincini göklere
Biledi baltasını bin bin
Sürterek ön dişlerine
Gözleri çıngıl çakmak
Baltasının ağızı yalap yalap
Düştü korkunun peşine
Korkarak korkutarak
Başladı yeni bir güne
Ali YÜCE
Ali YÜCE