gsli çok güzel
Kuş Şiiri | Tuba KIR
Kuş
Kuş gördüm rüyamda,
Güzel bir kuş,
Tüyleri rengarenk bir kuş,
Gittim yanına okşadım onu.
Kuş gördüm rüyamda ,
Baktı yüzüme acıklı,
Sordum neden böylesin,
Dedi karnım acıktı.
Kuş gördüm rüyamda,
Karnını doyurdum onun,
Minnettar kaldı bana,
Bende ona...
Kuş şiiri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri amatör kısa şiirler
Kuş Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Kuş Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.
Benzer Hayvanlarla İlgili Şiirler
Acilen Hayvan Hakları Kanunu Çıkarılmalı
Otobüslerde yazar, bunu anlayamayız,
Bu nedir, ne değildir, asla anlatamayız...
Cam kıracağız da, atlayabilecek miyiz?
Ya 100 yaşındakini, nasıl düşüneceğiz?
70 demek istedim,100 yazmak zorundaydım,
Maksat muhabbet olsun, dertleşmekti amacım...
Sakın mana arama, şahsımı karalama,
Şahsım defter değildir, çalışma zararıma...
100'le giden araçtan, önerilmiş bir çare,
Tahammülüm kaldırmaz, bu ilkel yöntemlere...
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Sokak Hayvanlarıyla İlgilenilmeli
Onları sevmeliyiz, bu bir gerekliliktir,
Merhamet Rab'bin emri, canlar için dirençtir...
Karınları doymalı ve üşümemeliler,
İlgilenmek gerekir çünkü çok çaresizler...
Destekleyenleri yok, üç beş hayvan severle,
Bizden korktuklarından, dolaşamazlar bile...
Mehmet Tevfik Temiztürk
Mehmet Tevfik Temiztürk
Bin Başlı Boğa
MAĞARADAN ÇIKTI GAMBA
İlkeldi yerler gökler
Canlı cansız dağ taş
Uçan kuş uçmayan kuş
Hava su bitki toprak
İlkeldi aylar yıllar
Sevmek ölmek yaşamak
İlkeldi göz yaşları
İlkeldi gülmek ağlamak
Milattan baruttan önce
Biledi baltasını Gamba
Sürterek ön dişlerini
Çıktı mağradan dışarı
Baltasının ağzı yalap yalap
Daldı Silpius ormanına
Keserek ışığı gölgeyi
Korkuyu korkutarak
BİR BOĞAYA RASTLADI
Önde korku arkada Gamba
Tırmandılar Silpius dağına
Yüzü sararmıştı korkunun
Tutulmuştu dizleri
Önce büzüldü küçüldü korkucuk
Sonra silkini verdi birden
Bir boğa oldu kocaman
Bir boğa ki bin başlı
Gözleri çıngıl çakmak
Soluğu göğü yakıyordu
Puf dedi korku-boğa
Ağzından fışkırdı öfkesi
Çıktı göğe indi yere
Dağları ufalttı gölgesi
Çoğaldı boynuzları bin bin
Gitti öte öte korku-boğa
Geldi beri beri bin bin
Bin bin yürüdü ayakları
Gözleri baktı bin bin
Soluğu ölüm kokuyordu
PİŞİRİP YEDİ BOĞAYI
Uuu dedi uludu Gamba
Irgalandı Silpius dağı
Çoğaldı elleri ayakları
Yüreği çoğaldı bin bin
Çıktı göğe indi yere
Savrudu baltasını bin bin
Bin başlı boğa üzerine
Devrildi yere boğacık
Ormanı sularken kanı
Ağlıyordu gözleri bin bin
Sürterek odunu oduna
Yaktı ilk ateşi Gamba
Pişirip yedi korku-boğayı
Yalap yalap dilleri
Gözleri çıngıl çakmak
Yaladı ellerinin kanını
Sildi kıllı gövdesine
Sonra mağarasına girdi
Gömüldü karanlığın içine
Taş yastığa koydu başını
Uzandı taş yatağına
BOĞA DİRİLDİ DÜŞÜNDÜ
Gözlerini yumar yummaz
Daralmaya başladı mağara
Gamba şişmeye başladı
Dirildi karnında korku-boğa
Oflayıp puflayarak bin bin
Ateşin üstünden atlayarak
Deşiniyordu Gamba'nın karnında
Binlerce boynuzlarıyla
Daraldıkça daraldı mağara
Sıkıştıkça sıkıştı Gambacık
Yamyassı oldu gövdesi
İki duvar arasında
Tepiniyordu karnında boğa
Binlerce ayaklarıyla
Çıkarak göğe inerek yere
Pişirip yiyordu Gamba'yı
Binlerce dişleriyle
BAŞLADI YENİ BİR GÜNE
Yiyip bitirince Gamba'yı
Uyudu bin başlı boğa
Küçülmeye başladı korku
Büyümeye başladı mağara
Doğdu Küncülü Boğaz'dan güneş
Bitti bin yıllık gece
Çıktı Gamba'nın karnından
Bin başlı boğa
Gitti geldiği yere
Uuu dedi uyandı Gamba
Fışkırttı sevincini göklere
Biledi baltasını bin bin
Sürterek ön dişlerine
Gözleri çıngıl çakmak
Baltasının ağızı yalap yalap
Düştü korkunun peşine
Korkarak korkutarak
Başladı yeni bir güne
Ali YÜCE
Ali YÜCE
F A R E L E R
İşe gitmez, güce gitmez
Gece olur hala yatmaz
Ramazanda oruç tutmaz
Başa bela şu fareler.
Bazen mutfağa dalar
Ekmek çalar, peynir çalar
Un çuvalını da deler
Başa bela şu fareler.
Elin ile tutamazsın
Tabancayla vuramazsın
Farelerden kaçamazsın
Başa bela şu fareler.
Tarlası yok, bahçesi yok
Hesabı yok, borcu yok
MUSTAFA gibi derdi yok
Başa bela şu fareler.
Mustafa UZELLİ
MUSTAFA UZELLİ