Eğitim Sitesi

Mustafa Kemal'in Atı Şiiri

Mustafa Kemal'in Atı Şiiri | Behçet Kemal ÇAĞLAR

Mustafa Kemal'in Atı

Daha da parlamıştı güzelleşmişti al at
Mustafa Kemal'in bindiği günden beri.
Sanki bilinmez bir rüzgârla dolmuştu
Göğe göğe kalkıyordu alevden başıyla
Uçar ayaklariyle oyuyordu yeri.

Kimseyi bindirmiyordu üstüne artık
Bindirmez ya, Mustafa Kemal'in atı o.
Bunca at arasında neden onu seçmişti,
Nasıl tutmuştu ak elini alnında
Artık dağın taşın saltanatı o

Çok zorladı suvari alayının yiğit binicileri
Al ata binebilmek imkânsız.
Öyle damarlanıyordu ki derisi bir sızı duyuyorlardı.
Öyle çılgınlaşıyordu ki köpük köpük
Nerdeyse düşecekti nârin allığıyla cansız.

Alay kumandanı aldı işi demir avucuna
Bir alay bir ata vuramaz mı gem?
Kendi denedi yanık bilgisiyle yılların,
Sustu karşıdan dehşetle, kaygıyla, hayranlıkla bütün suvariler
Al at, al at, deli ve muhteşem.

Aylar geçti aradan
Binicisiz al at başı boş dolaşıyordu.
Arpanın yulafın samanın vakti kurudu kara toprakta,
Alaya öyle nekes günler geldi ki
Kısmette bir avuç ot bile bulmak zordu.

Atların yemleri gayri kısık mı kısık
Azbuz ağaç kabuğu, keçi boynuzu, küsbe.
Söyleniyordu öbür atlar aralarında al at için
"Bizimle torba takan bu, ne işe yarar,
Bu, at değil süs be."

Suvariler düşündü ki kısıma küçücük bir çare var.
Nasıl olsa faydasız,
Parmakları acılı, gözleri bulanık,
Bir sabah tımarında al atı saldılar.

Hemen çekildi al at bozkıra
Ancak bir kuşun atımı, ne çok ne az.
Alay nereye gitse o da peşinde gidiyordu ufuktan,
Kötülüyordu, bakımsız gün gün garip,
Felek kimsede parıltısını bırakmaz.

Öyle incelmişti ki boşlukta
Yaşıyan sanki rüzgârlarıydı.
Eski sevdalar kadar uzak,
Bir yaprak düşmüştü içinden,
Sarıydı.

Al at çağırmalarını duymazlığa getiriyordu,
Pişman olmuştu suvariler ta baştan ama.
Yalnız ilişiğini kesmemişti hiç
Dağdaki boz kayadan kızaran gök üstünde hareketsiz duruyordu
Her akşam istiklâl Marşı'yla yapılırken yoklama.

.......................................

Bir gün girdi alay en çetin savaşına
Kılıçtan arta kaldı toprak.
Yaya cengi can komadı alanda
Açıldı göğe doğru
Gönülle al kan, göğüsler ak.

Sürdü döğüş akşamaca
Şanlı alay çekilmek emrini aldı.
Ağırdı sillesi kaderin
At kopmuş, kılıç kopmuş, göğde kopmuş
Suvari alayı koca bir masaldı.

İşte ansızın hücum dört nalında al at
Gelirdi alayın önüne düşman tarafından, geri giderdi.
Şaşırdı herkes,
Herkes düşündü söylediğini ecelin:
Al at acap en derdi?

Sezdi alay kumandanı durumu hemen
At bin diye haykırdı yönlere
Yel oldu ölümlerden öte cümlesi,
Vardılar bir solukta yamaçlardan
Düşmanın ardçı koyup kaçtığı yere.

Düştüler peşine yurda el atmışların,
Buğday büyüyüşiyle rahat,
Su çağlayışıyla çabuk,
Yıldız akışıyla şahlanmış
En önde bir sancak misali al at.

Alay uzandı gerisine doğru büyük düşman birliklerinin
Saldırırken cephelerden ordu.
Kılıç aydınlığı doldurmuştu bayırı düzü gökçe,
Parlarken kuvvet üstünde hak
Can ecelden görünmüyordu.

.................................

Zaferden sonra çok aradı alay Mustafa Kemal'in al atını
Al at sır olmuştu yaşamakta.
Kimi uçmuş dedi ardına göğün,
Kimi yatır olmuş dedi vatanın yüce uykusu kadar
Ama bir parıltı vardı uzakta

Ki parlar bağzı günler akşam yoklamasında
Bir yele, bir köpük, bir dört nal hızıyla batı.
Nakşolur mavilik üstüne efsaneden
Bin kırmızıyla, bin rüzgârla, bin şahadetle
Mustafa Kemal'in al atı

Behçet Kemal ÇAĞLAR

add

tag Atatürk Şiirleri şiir sitesi çocuk şiirleri Mustafa Kemal'in Atı Behçet Kemal ÇAĞLAR

Mustafa Kemal'in Atı Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

Mustafa Kemal'in Atı Şiiri Hakkındaki Yorumlar

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Atatürk Şiirleri

Atatürk Ün Yolundayız

cumhuriyeti sen kurdun
okuma yazmayı sen öğrettin
yurdumuzu düşmanlardan
bizi sen kurtardın
her zaman heryerde
bizimle ol
bak biz burdayız
gel sende Atatürk
her yerde seninleyiz
senin yolunda ilerliyoruz
kalbimizdesin Atatürk

Gülnaz Akyar

Atatürk

Duruyorsun karşımda,
Bakıyorsun bana,
Anlatmak istiyorsun,
Anlatamıyorsun.

Aslında savaşlar,
Yapmak istemiyordun,
Ama mecburdun yaptın!

Sözle anlaşmak,
Savaşları unutmak,
Bunu istiyordun,
Herhalde.

Yoksa yanlış mı?
Sen insanları çok severdin,
Onları incitmek istemezdin.

Değil mi, ATAM ?
Değil mi,yoksa yanlış mı?

ATAM!

Ecem Küpçü Lüleburgaz Kocasinan İlkokulu 3/C

Gaziye Tarih

Onu tarihe sorun, yoktur eminim bir eşi
O güneş yüzlü,güneş sözlü, güneşler güneşi
Sözü halkın dilidir, gözleri hakkın ateşi
O güneş yüzlü, güneş sözlü güneşler güneşi

Yurdu sarmıştı karanlık, onu yırtıp atan O
Soğuyan kanlara bir başka hareket katan O
Kararan gözleri bir lahzada aydınlatan O
O güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneşi

İnkılap ordusu nur ordusunun rehberidir
Milletin şehperidir, memleketin şehperidir
Onu beklerdi vatan bunca zamandan beridir
O güneş yüzlü, güneş sözlü güneşler güneşi

Ayrılıp Çankaya'dan Hazret-i Gazi geliyor
Saçının haznesi zulmetleri ok ok deliyor
Şehre kalbindeki tarihi alıp yükseliyor
Bu güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneşi

Yusuf Ziya Ortaç

Yusuf Ziya Ortaç

Atatürk'ün Ankara'ya Gelişi

İlk Dünya Savaşı hemen sonunda
Osmanlı Devleti yenik sayıldı
Yakıp yıktı düşman işgal anında
Batıdan güneye yurda yayıldı

Ondokuzun Onbeş Mayıs ayında
Fırsatçı Yunanlar İzmir'e girdi
Paşalar yatarken gül sarayında
Biri kurtuluşa kararı verdi

Ondokuz Mayıs'ta önce Samsun'da
Oniki Haziran sonra Amasya
Temmuz Yirmiüçte hem Erzurum'da
Dört Eylül'de kongre oldu Sivas'ta

Milli iradeyle milli hükümet
Kurmak lazım diye karar alındı
Meclis için sürekli bir ikamet
Bu işe Ankara uygun bulundu

Tüm illere telgraflar çekildi
Temsilci seçildi çok vilayetten
Bağımsızlık tohumları ekildi
Dem vuruldu sonra cumhuriyetten

Kayseri Kırşehir Hacıbektaş'ta
Dokuz gün boyunca destek alarak
Göründü heyetle Kızılyokuş'ta
Halka baktı Paşa duygulanarak

Dokuzyüzondokuz Aralık sonu
Yirmiyedisinde saat Ondört'te
Karşıladı halkı coşkuyla O'nu
Bir güneş yükseldi tüm memlekette

Ankara şahlandı onbinler koştu
Mustafa Kemal ve yoldaşlarıyla
Dikmen sırtlarında seğmenler coştu
Yahya Galip'lerin uğraşlarıyla

Ziraat Mektebi karargah oldu
Altı ay boyunca vermedi ara
Milli mücadele ruhuyla doldu
Işık saçtı yurda Başkent Ankara

Hürdemi Nevzat Bayramoğlu

Hürriyet Demir

Atatürk Şiirleri, Mustafa Kemal'in Atı Şiiri