Rüya Tüm kıtaların yazılmamış
Mustafa Kemal'in Kağnısı Şiiri | Fazıl Hüsnü DAĞLARCA
Mustafa Kemal'in Kağnısı
Yediyordu Elif kağnısını,
Kara geceden geceden.
Sankim elif elif uzuyordu, inceliyordu,
Uzak cephelerin acısıydı gıcırtılar,
İnliyordu dağın ardı, yasla,
Her bir heceden heceden.
Mustafa Kemal'in kağnısı derdi, kağnısına
Mermi taşırdı öteye, dağ taş aşardı.
Çabuk giderdi, çok götürürdü Elifçik,
Nam salmıştı asker içinde.
Bu kez yine herkesten evvel almıştı yükünü,
Doğrulmuştu yola önceden önceden.
Öküzleriyle kardeş gibiydi Elif,
Yemezdi, içmezdi, yemeden içmeden onlar,
Kocabaş, çok ihtiyardı, çok zayıftı,
Mahzundu bütün bütün Sarıkız, yanısıra,
Gecenin ulu ağırlığına karşı,
Hafiftiler, inceden inceden.
İriydi Elif, kuvvetliydi kağnı başında.
Elma elmaydı yanakları, üzüm üzümdü gözleri,
Kınalı ellerinden rüzgar geçerdi daim;
Toprak gülümserdi çarıklı ayaklarına.
Alını, yeşilini kapmıştı, geçirmişti,
Niceden, niceden.
Durdu birdenbire Kocabaş, ova bayır durdu,
Nazar mı değdi göklerden, ne?
Dah etti, yok. Dahha dedi gitmez,
Ta gerilerden başka kağnılar yetişti geçti gacur gucur
Nasıl dururdu Mustafa Kemal'in kağnısı
Kahroldu Elifçik, düşünceden düşünceden.
Aman Kocabaş, ayağını öpeyim Kocabaş,
Vur beni, öldür beni, koma yollarda beni.
Geçer götürür ana, çocuk, mermisini askerciğin,
Koma yollarda beni, kulun köpeğin olayım.
Bak hele üzerimden ses seda uzaklaşır,
Düşerim gerilere, iyceden iyceden.
Kocabaş yığıldı çamura,
Büyüdü gözleri, büyüdü yürek kadar,
Örtüldü gözleri örtüldü hep.
Kalır mı Mustafa Kemal'in kağnısı, bacım.
Kocabaşın yerine koştu kendini Elifçik,
Yürüdü düşman üstüne, yüceden yüceden.
Fazıl Hüsnü DAĞLARCA
çocuk şiirleri okul şiirleri eğitici şiirler öğretici şiirler amatör şiirler şiirlerimiz öğrenci şiirleri belirli gün ve haftalar şiirleri
Mustafa Kemal'in Kağnısı Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Mustafa Kemal'in Kağnısı Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 2 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 2 yorum yazılmış.
Benzer Atatürk Şiirleri
Atatürk'e Sesleniş
"Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir.
Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kafidir"(Atatürk)
Zamanı ve mekanı aşıyorsun Atatürk!...
Milletimin gönlünde yaşıyorsun Atatürk!...
Gök kubbenin altına sığmıyor o gür sesin
Bendini çiğneyip de taşıyorsun Atatürk!...
Samsun'dan yola çıkıp alperenler misali
Savaş meydanlarında pişiyorsun Atatürk!...
Emsalsiz zaferlerle sevindirip dostları
Düşmanın yarasını kaşıyorsun Atatürk!...
Özgürlük deryasında yol aldıkça sonsuza
Dertleri, kederleri boşuyorsun Atatürk!...
Damlıyorsun geceme ay ışığı misali
Mavi rüyalarıma düşüyorsun Atatürk!...
Dalgalanıp durdukça özgürlük burçlarında
Coşkun ırmaklar gibi coşuyorsun Atatürk!...
Onurlu bir millete yol başçılık edip de
Aydınlık yarınlara koşuyorsun Atatürk!...
Eriyor paslı zincir mavi bakışlarında
Ayın on dördü gibi ışıyorsun Atatürk!...
Toprağı yorgan edip sonsuzluk uykusunda
Hasretinle yaramı deşiyorsun Atatürk!...
M.Nihat MALKOÇ
M. Nihat MALKOÇ
Atatürk'ün Ankara'ya Gelişi
İlk
Osmanlı Devleti yenik sayıldı
Yakıp yıktı düşman işgal anında
Batıdan güneye yurda yayıldı
Ondokuzun Onbeş Mayıs ayında
Fırsatçı Yunanlar İzmir'e girdi
Paşalar yatarken gül sarayında
Biri kurtuluşa kararı verdi
Ondokuz Mayıs'ta önce Samsun'da
Oniki Haziran sonra Amasya
Temmuz Yirmiüçte hem Erzurum'da
Dört Eylül'de kongre oldu Sivas' ta
Milli iradeyle milli hükümet
Kurmak lazım diye karar alındı
Meclis için sürekli bir ikamet
Bu işe Ankara uygun bulundu
Tüm illere telgraflar çekildi
Temsilci seçildi çok vilayetten
Bağımsızlık tohumları ekildi
Dem vuruldu sonra cumhuriyetten
Kayseri Kırşehir Hacıbektaş'ta
Dokuz gün boyunca destek alarak
Göründü heyetle Kızılyokuş'ta
Halka baktı Paşa duygulanarak
Dokuzyüzondokuz Aralık sonu
Yirmiyedisinde saat Ondört'te
Karşıladı halkı coşkuyla O'nu
Bir güneş yükseldi tüm memlekette
Ankara şahlandı onbinler koştu
Mustafa Kemal ve yoldaşlarıyla
Dikmen sırtlarında seğmenler coştu
Yahya Galip'lerin uğraşlarıyla
Ziraat Mektebi karargah oldu
Altı ay boyunca vermedi ara
Milli mücadele ruhuyla doldu
Işık saçtı yurda Başkent Ankara
Hürdemi Nevzat Bayramoğlu
Nevzat Bayramoğlu
Atam
1881 de doğdun
Adını dağlara yazdın
Silahının mermisini
Düşmana savurdun
Hiç korkmadan savaştın
Düşmana karşı yarıştın
Seni her Türk Milleti seviyor
10 Kaımda Her Türk Milleti Hüzünleniyor
10 yaşında
Güzel Atam
savaşa gittin kazandın.
hiç yorulmadan yendin.
vatanımızı kurtardın,
güzel atam!
keşke hala yaşasan,
sana sarılıp öperdim.
sen vatanı kurtardın
güzel atam!
içimden ağlıyorum senin için,
ey!güzel atam.
seni çok seviyorum,
güzel atam!
beyzanur ceylan