ela çokkkkkkkkkkkkkkkk güzel
Tavuk Şiiri | Ali YÜCE
Horoz erkek tavuk dişi
Yumurtlamak onun işi
Yemi çiğnemeden yutar
Gagası var yoktur dişi
Yumurtadan çıkar civciv
Büyüyünce tavuk olur
O da yumurta yumurtlar
Yeni civcivler için
Ali YÜCE
çocuk şiirleri okul şiirleri eğitici şiirler öğretici şiirler amatör şiirler şiirlerimiz öğrenci şiirleri belirli gün ve haftalar şiirleri
Yazılan son 5 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 5 yorum yazılmış.
Benzer Hayvanlarla İlgili Şiirler
Kediler Dostlarım Şiiri
Bunlar şahsım için dost, bunlar evime bir süs,
Bunlar canlı oyuncak, hiçbiri olmuyor küs...
Görünümleri yeter, mutluluk veriyorlar,
Yalnızlık gideriyor, dostum sayılıyorlar...
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Bin Başlı Boğa Şiiri
MAĞARADAN ÇIKTI GAMBA
İlkeldi yerler gökler
Canlı cansız dağ taş
Uçan kuş uçmayan kuş
Hava su bitki toprak
İlkeldi aylar yıllar
Sevmek ölmek yaşamak
İlkeldi göz yaşları
İlkeldi gülmek ağlamak
Milattan baruttan önce
Biledi baltasını Gamba
Sürterek ön dişlerini
Çıktı mağradan dışarı
Baltasının ağzı yalap yalap
Daldı Silpius ormanına
Keserek ışığı gölgeyi
Korkuyu korkutarak
BİR BOĞAYA RASTLADI
Önde korku arkada Gamba
Tırmandılar Silpius dağına
Yüzü sararmıştı korkunun
Tutulmuştu dizleri
Önce büzüldü küçüldü korkucuk
Sonra silkini verdi birden
Bir boğa oldu kocaman
Bir boğa ki bin başlı
Gözleri çıngıl çakmak
Soluğu göğü yakıyordu
Puf dedi korku-boğa
Ağzından fışkırdı öfkesi
Çıktı göğe indi yere
Dağları ufalttı gölgesi
Çoğaldı boynuzları bin bin
Gitti öte öte korku-boğa
Geldi beri beri bin bin
Bin bin yürüdü ayakları
Gözleri baktı bin bin
Soluğu ölüm kokuyordu
PİŞİRİP YEDİ BOĞAYI
Uuu dedi uludu Gamba
Irgalandı Silpius dağı
Çoğaldı elleri ayakları
Yüreği çoğaldı bin bin
Çıktı göğe indi yere
Savrudu baltasını bin bin
Bin başlı boğa üzerine
Devrildi yere boğacık
Ormanı sularken kanı
Ağlıyordu gözleri bin bin
Sürterek odunu oduna
Yaktı ilk ateşi Gamba
Pişirip yedi korku-boğayı
Yalap yalap dilleri
Gözleri çıngıl çakmak
Yaladı ellerinin kanını
Sildi kıllı gövdesine
Sonra mağarasına girdi
Gömüldü karanlığın içine
Taş yastığa koydu başını
Uzandı taş yatağına
BOĞA DİRİLDİ DÜŞÜNDÜ
Gözlerini yumar yummaz
Daralmaya başladı mağara
Gamba şişmeye başladı
Dirildi karnında korku-boğa
Oflayıp puflayarak bin bin
Ateşin üstünden atlayarak
Deşiniyordu Gamba'nın karnında
Binlerce boynuzlarıyla
Daraldıkça daraldı mağara
Sıkıştıkça sıkıştı Gambacık
Yamyassı oldu gövdesi
İki duvar arasında
Tepiniyordu karnında boğa
Binlerce ayaklarıyla
Çıkarak göğe inerek yere
Pişirip yiyordu Gamba'yı
Binlerce dişleriyle
BAŞLADI YENİ BİR GÜNE
Yiyip bitirince Gamba'yı
Uyudu bin başlı boğa
Küçülmeye başladı korku
Büyümeye başladı mağara
Doğdu Küncülü Boğaz'dan güneş
Bitti bin yıllık gece
Çıktı Gamba'nın karnından
Bin başlı boğa
Gitti geldiği yere
Uuu dedi uyandı Gamba
Fışkırttı sevincini göklere
Biledi baltasını bin bin
Sürterek ön dişlerine
Gözleri çıngıl çakmak
Baltasının ağızı yalap yalap
Düştü korkunun peşine
Korkarak korkutarak
Başladı yeni bir güne
Ali YÜCE
Ali YÜCE
Kaplumbağa Şiiri
KAPLUMBAĞA
Herkesin barındığı
Kuşkusuz bir evi var
Rabbimin yarattığı
Farklı olanlar da var
Ben bir kaplumbağayım
Sizler gibi değilim
Güzelce anlatayım
Sırtımda benim evim
Yağmur, tipi ve kardan
Sığındığım tek yerdir
Halk eyleyen yaradan
En güzeli bilendir
Ağır ağır yürürüm
Sizler gibi koşamam
Böyle geçer tüm ömrüm
Tehlikeden kaçamam
Sakın ters çevirmeyin
Sonra geri dönemem
Buna oyun demeyin
Bu oyuna gelemem
Böyledir benim öyküm
Razıyım her halime
Sabırla geçer ömrüm
Şükrederim Rabbime
HALİL MANUŞ
Halil MANUŞ
Canım Kelebek Şiiri
Her sabah konarsın
Penceremin önüne
Durursun beklersin oracıkta
Bence sen bana bakarsın usulca
Canım kelebeğim kon avucuma
Cafer Tayyar Kılıç
7/B Beykoz Atatürk İ.Ö.O
Cafer Tayyar Kılıç