Unutabilir miyiz sizi? Şiiri

Unutabilir miyiz sizi? Şiiri | Ziyaretçi

O günkü cesaretinizi nasıl unutalım
O gün bir tarih yazdınız siz
Her şeyi göz önünde bulundurarak
Canınızı verdiniz siz

Belki o gün olmasaydı
Ulaşamayacaktınız siz
O yüce mertebeye
Söyleyin sizi nasıl unutalım biz?

Anonim

Ziyaretçi

eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri 15 Temmuz şiirleri 15 temmuz

Bir Destan Yazan Millet Şiiri

Bir sevda, bin feda,
Vatan aşkı bir başka,
Şahlandı, bu millet bir defa,
Canlar fedadır, vatana bayrağa.

Bir destan yazıldı, 15 Temmuz'da,
Yiğitler er meydanında, kardeşlik bağında,
Ayşe, Fatma, genci yaşlı bir hilal uğruna,
Kurban olsun bu canlar al bayrağa.

Bu ülke ne 60'lar, ne 90'lardaydı,
Sağcısı, solcusu bir saftaydı,
15 Temmuz tarihin destanıydı,
Bayrak şehitlerimizin kanlarıydı.

Asker kılığına bürünmüş, bu hainler,
Arkasındakiler, batılı zebaniler,
Unutmayın! Biz daima hazırız, kafirler,
Bu bir diriliş, yakında görecekler.

Nice Ömer Halis Demirler, gelecek,
Kukla düşman bir gün inleyecek,
Hazırlan Avrupa, Türkiye gelecek,
Dünya, İslam bayrağıyla şereflenecek.

O gün, tarih kendini yeniledi.
O gün, küffarın yürekleri titredi.
O gün, sevda, aşk, Türkiye'ydi.
O gün sancak ana, baba, gençlerdeydi.

Bu bir diriliş, ne heybetli cesaret,
Yine aynı senaryo, kabul etmez ihanet,
Tarihinde aşikar, Nene Hatunlar ve millet,
Topyekun yürürüz, yolumuz şehadettir şehadet.

Tek yürek, tek milletle birleşti, komutanı.
Metin ol kardeşim, bırakmayız, yerde yatan şehitlerin kanını.
Zafer naraları atan küffar, duysun selaların adını.
Biz sevdalıyız bu ülkeye bırakmayız ecdadımızın vatanını...

(15 Temmuz destanının anısına)
Ömer Şenol

Ömer Şenol

15 Temmuz Görülmemiş Bir İhanetti Şiiri

Sanmam benzeri olsun geçmiş ve gelecekte,
Rastlanmamış hainlik nefsani bir istekte...

Neden bu tasarlandı aziz milletimize?
Ramazan geçer geçmez çöktü yüreğimize...

Masum milletimizin itibarı hedefti,
Maddi değer kaybıyla hak katledilecekti...

Yok, edilmek istendik münafıklarımızla,
Yüce Türk milletime en alçak tavırlarla...

Şükür millet birleşti el ele kenetlendik!
Düşmanı seçebildik, Rab'bim ile güçlendik...

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

15 Temmuz 19 Şiiri

Demişler; hâkim kılsak,
Anti laik işleri,
Yıksak ve tanımasak,
Demokratik düzeni…

Demişler; her ne varsa,
Atsak değerlerimizi,
Batıl fikri içinde,
Koysak seviyemizi…

Demişler; ne fark eder?
Temelimiz hırsızlık,
Bol kul hakkı yemekle,
Her şekilde haksızlık…

Darbe düzenlemişler,
Yakmakla ve yıkmakla,
Vatan topraklarımda,
Katliamlar yapmakla…

Kesmişler köprümüzü,
Tankım askerim ile
Uçaklarımı alıp,
Halkımı katletmekle…

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

15 Temmuz Ağıdı Şiiri

15 TEMMUZ AĞIDI
Yıl 2016
Temmuzun on beşiydi
Ilık ılık esiyordu rüzgar
Akşam olmuş gün geceye durmuştu
Evlerine dönüyordu milletim
Her hayat kendi öyküsünü yazmaya başlıyordu usul usul
Mütevekkil alınlar secdelerde
Eller duada vatanın birliğine dirliğine
Karanlık katran karasına dönüyordu oysa
Kan içici vampirler
Halkın yüreğine irin sızdırıyordu dört bir koldan
Zaman affedilemez senaryoların zamanıydı.

Milletin bağrında kutsal bir mevkiye sahip Mehmetçiğe bir şeyler oluyordu o gece
Köprü girişleri tutuluyor
Havalimanlarına çıkarma yapılıyor
Başbakan anlaşılamayan bir kalkışmadan bahsediyordu.
Yoo hayır bir yanlışlık olmalıydı
Bu Mehmetçik olamazdı
Vatanı emanet ettiğimiz
Güvendiğimiz
Peygamber ocağının Mehmetçik olamazdı
Asker kıyafetli teröristti bunlar
Gözleri kara yürekleri kara hain ordusu
Anlamak çok zor
Algılamak ne mümkün
Yaşananları yorumlayacak takatimiz tükenmek üzereydi
Çocuklar korkunun çatılarına sığınan seçeler misali
Ana babalarına sarılıp incecik ve masum sesleriyle
"Bunlar Türk askeriyse neden bize saldırıyorlar " diye sorarken
Çaresizlik ihanet duvarlarına çarpa çarpa paramparça oluyor
Acı boğazımızda düğümleniyordu
Fırtına öncesi sükuta kıyam ederek bir işaret bekleniyordu
Beddualarıyla küçük dünyasından arşı titrettiğini zanneden kara yürekli çete lideri
Karar vermişti bir kere O gidecek alaşağı edilecek öyle mi
Kan içmeye and içmiş zalimler
Milletimin bağrına hançer saplamaya hazırlanıyordu.

Ve sonra
Kara yüreklilerin kulaklarını sağır eden bir ses
Karanlığı yırtarcasına konuşmaya başladı.
Mazlumların kahramanı olan bir sesti O
Alanlara çağırıyordu herkesi
Al bayrağın hilalini almızın çatına çakıp çıktık yola
Dalga dalga akmaya başladık alanlara
Allahuekber Allahuekber

Ahh merhametli gönlü yüceden de yüce milletim haykırıyordu yine de
Kardeşiz dindaşız ülküdaşız vatandaşız diye kucağını açıyordu
Ahhhh!
Ana şefkatiyle açılan bu kucaklara kurşunlar yağıyordu
Ölümü öldüren cesur yüreklilerin bağrında cennet reyhanları büyüyordu
Birimiz düşse diğerimiz devam ediyordu
Tanka kafa tutuyorduk uçağa yumruk sallıyorduk
Büyük komutanın nefesi üzerimizde dolaşıyordu
Tek vatan tek bayrak tek devlet tek millet diyordu
Kan içmeye yemin etmiş lanetli iblisin askerleri ise
Kudurdukça kuduruyordu
Kadın çocuk yaşlı genç karşısına çıkan herkesi acımasızca tarıyordu
Tanklarla uçaklarla ölüm kusuyordu
Ölüm meleği memleket sevdalısı cesur yüreklilerin alnından öpüyordu tek tek
Şehadet muştuları karanlık yüzlülerin suratlarına bir tokat gibi çarpıyordu
Korku iblisin yüreğini darmadağın ediyordu
Ki biz durmak yok yola devam demiştik
Şimdi de alanları terk etmek yok diyordu başkomutan

Biz coşuyorduk alanlarda
Milyonların şarkısı dalga dalga yankılanıyordu
Yeni Türkiye'nin ışığı parlıyordu semada
Varsın kredi değerlerimizi düşürsün uygar dünya
Nutuklar atsın parmak sallasın medeni Avrupa
Demokrasi havarileri özgürlükten adaletten dem vursun kime ne
Kılı kırk yarsın birlikler ,insan hakları gasbedicileri
Ve totaliterleştiğimizden dem vursun kirli ve zalim geçmişiyle batı
Totemlerine çiçekler bıraksınlar mumlar yaksınlar banane
Ülkem bayrağım devletim milletim
Emretsin başkomutanım öl desin ölelim
Değil mi ki biz bir ölür bin diriliriz
Her şehit şahit olur hilal olur
Yıldız olur bayrak olur vatan olur
Mazlumların sesi nefesi olur
Yeni yepyeni ülküsüyle türküsüyle
Büyük Türkiye olur.
Davut Civelek
"Rabbim hainlere fırsat vermesin
Birliğimize dirliğimize göz dikenleri zelil eylesin"

Davut Civelek