Hocayla bir Bektaşi birlikte yola çıkmışlar, bir süre sonra hoca:
- Namaz saati! demiş, başlamış kılmaya...
Rekat üstüne rekat, selam üstüne selam...
Bektaşinin beklemekten canı sıkılmış, hoca namazı bitirince sormuş:
- Yahu bu ne uzun namaz böyle?
- Kazaya kalmış namazlarım vardı, onları eda eyledim!
Bektaşi:
- Eh ben de bir namaz kılayım! demiş ve başlamış namaza...
Ama ne namaz, bitmiyor, sonunda hoca dayanamamış:
- Erenler, senin namaz da uzun sürdü!
- Önümüzdeki haftanın namazını kıldım!
Hoca şaşkınlıkla sormuş:
- Yahu olur mu böyle şey?
Bektaşi gülerek cevap vermiş:
- Yukarıdaki senin veresiyeni kabul ediyor da, benim peşinimi niye kabul etmesin?
Fıkracı 2022-10-15
En Güzel Bektaşi Fıkraları Okuyun
Bektaşi'nin biri hocaya sormuş:
- Hoca, Allah nerededir?
Hoca başlamış:
- Allah ne yerdedir, ne göktedir. Ne sağdadır ne soldadır. Ne aşağıdadır ne yukarıdadır. Ne kuzeydedir ne güneydedir.
Bektaşi lafı gediğine koymuş:
- Boşuna nefesini tüketme hoca. "Allah yoktur" diyeceksin ama dilin varmıyor, lafı dolandırıp duruyorsun. Anladım...
Döndü 2022-12-01
Bir Hoca ile bir Bektaşi dervişi yol arkadaşı olmuş. Hocanın bir beygiri dervişin de bir eşeği varmış. Mevsim yaz olduğundan akşamüstü bir çayırlık mahalle civarında geceyi geçirmeye karar vermişler. Heybelerindeki nevaleden beraberce yiyip biraz konuştuktan sonra yatıp uyuma vakti gelince Hoca “Yarabbi, beygirimi sana emanet ettim, sen koru.” demiş.
Bektaşi de, “Şeyhim, benim eşeği de sen bekle.” demekle hoca hayretle, “Allah'a emanet et, günaha giriyorsun" demiş ise de derviş aldırmamış. Yatıp uyumuşlar. Ertesi sabah kalktıkları zaman hocanın beygiri meydanda olmadığı halde Bektaşi'nin eşeği orada otlayıp duruyormuş. Bu hali gören hoca hayretle, “Bu nasıl şey” Allah'a emanet ettiğim beygir gitmiş, Bektaşi'nin eşeği duruyor” diye söylenmeye başlayınca derviş, “Bunda hayret edilecek bir şey yok. Allah'ın kulu bir sen değilsin. Beygiri diğer kuluna verdi. Halbuki bizim şeyhin yegane dervişi benim. Tabii malımı sabaha kadar bekledi” diyerek hocayı da güldürmüş.
fıkraoku.com 2022-02-28
Bir Bektaşi her ne olursa olsun "Allah'tan" dermiş. Bir gün bir külhanbeyi, bu Bektaşinin ensesine sultani bir sille aksetmiş. Bektaşi arkasına dönünce külhanbeyi, “Baba efendi!, ne bakıyorsun, Allah'tan, demiş.
Bektaşi hiç düşünmeden cevap vermiş;
- Amenna, be imanım, ben de Allah'tan olduğunu biliyorum ama hangi pezevengin eliyle yaptırdı diye merak ettim de ona bakıyorum.
fıkraoku.com 2022-02-28
Sultan II. Mahmut döneminde bir Ramazan günü zaptiyeler bir Bektaşi babasını rakı içerken suçüstü yakalar. Padişaha götürürler. Bektaşi rakı şişesini saklayarak huzura çıkar. İkinci Mahmut sorar:
- Erenler, elini göster.
Bektaşi sol elini gösterir. Diğeriyle şişeyi saklar.
- Öteki elini de göster.
Baba arka arkaya yürüyerek duvara gelip dayanır. Şişeyi duvarla sırtı arasında sıkıştırarak iki elini birden gösterir.
İkinci Mahmut bu sefer şu emri verir:
- Şimdi öne doğru gel.
Bektaşî dayanamayarak der ki:
- Halt etme Mahmut, bana şişeyi kırdıracaksın
fıkraoku.com 2022-12-02
İkinci Abdülhamid'in son devirlerinde Edirne'de vali ve kumandan bulunan
Müşir Ârif Paşa, Ramazan günlerinde, vilâyet ve ordu erkânına mükellef iftarlar yaparmış. Yine böyle bir dâvet günü, iftar edildikten sonra paşa:
- Haydi efendiler! Namazı da birlikte kılalım, der.
Davetliler arasında bulunan Bektaşî bir topçu binbaşısı ceketinin cebinden
davetiyeyi çıkarıp baktıktan sonra tekrar cebine koyarak şöyle der:
- Efendimiz, davetiyenizde yalnız iftar yazılı olup namaz kaydı yoktur!
fıkraoku.com 2022-02-27
Meşrebin Padişaha karşı olan davranışlarını gören şeyhülislam, Meşrebe:
- Tövbe et, divane, kâfir! der.
- Bir soruma cevap verir misiniz? Diye sorar Meşreb.
- Sor ama cahillik edip, hakaret etme! Der şeyhülislam.
- Allah'ın, insanları yaratırken alınlarına işleyecekleri günah ve
sevaplarını yazdığı doğru mu?
- Doğru.
- Benim alnımda kâfir mi yoksa mümin mi yazıyor?
- Buna ilmi bilinmezlik denir. Onu Allah'tan başkası bilemez.
- O zaman neden "tövbe et, kâfir oldun!" diyorsun, diye cevap
verir, Meşreb.
dersimiz.com 2022-02-27