Eğitim Sitesi

Benim Bir Ağacım Var Masalı

Ana Sayfa > Çocuk Masalları > Benim Bir Ağacım Var Masalı

Benim Bir Ağacım Var Masalı

O gün çok güzel bir gündü. Gökyüzünde kuşlar sevinçle uçuşuyorlardı. Ağaç dallarının arasında birbirleriyle şakalaşıyorlardı. Bazen de kavga ediyor olmalıydılar ki, çok fazla gürültüleri yükseliyordu havaya. Bir taraftan da hoş bir melodi gibi arı vızıltıları geliyordu kulağa. Her şey uyanmış, işinin başına geçmişti anlaşılan. Rengarenk benekli kelebekler de boş durmuyorlardı. Onlar da çiçekten çiçeğe konmak için yarış ediyorlardı sanki birbirleriyle. Bir yandan da evin yan tarafından akan dereden güzel bir su sesi geliyordu.

 

Serpil güzel ve rahat bir uykudan uyanmıştı. Evin avlusundaki çeşmeden ellerini ve yüzünü yıkadı. Sonra da annesinin hazırladığı kahvaltıdan yedi afiyetle. Her şey çok güzeldi. Güneş onun için gülümsüyordu sanki. Kuşlar onun için cıvıldaşıyorlardı. Kelebekler en güzel renklerini ona göstermek için yarışıyorlardı. Ya şu dereden gelen su sesine ne demeli? Çok güzel bir gündü.

 

İşte bu güzel gün, Serpil’in içini coşturmuştu. Oyun oynamak için sabırsızlanıyordu. Ama arkadaşlarının hiçbirine ulaşamazdı bu saatte. Bu duyguyu yaşayınca içinde garip bir acı duydu. Çünkü Arkadaşlarının çoğu şimdi tarlada ya da bahçede ailelerine yardım ediyorlardı. İçinden, "Şu tatilleri de sevmiyorum. Bütün arkadaşlarımın işleri var. Onlarla şu güzel günde bir araya gelip oynayamıyoruz bile. Oysa okulda hep birlikteyiz. Hiç olmazsa teneffüslerde dilediğimiz gibi oynayabiliyoruz." dedi.

 

Bir müddet, "Acaba ne yapsam?" diye düşündü. "Biraz kırlarda dolaşıp, çiçek toplayayım. Topladığım güzel çiçekleri vazoya koyarım." İçinden muzip muzip güldü. "Acaba ninemi ikna edip, halatları ondan nasıl alabilirim? Eğer onu ikna edip, halatları alırsam güzel bir salıncak kurdururum dedeme. Oh ne güzel bir düşünce" diye geçirdi içinden. Ama önce kırlarda biraz dolaşsam iyi olur" dedi. Sonra da, içinden şarkılar söyleyerek zıplaya zıplaya kırlara doğru koşmaya başladı. Şimdi kendini çok daha mutlu hissediyordu.

 

Topladığı bir demet kır çiçeğiyle eve döndü. Dedesi avluda bir şeylerle uğraşıyordu. Dedesini görünce çok sevinmişti. Dedesini çok seviyordu

 

Serpil. Çünkü dedesi onun en iyi dostuydu. Masal arkadaşıydı. Dedesinin elinde bir tutam uzun uzun çubuklar vardı. Yanına yaklaştı. Sevinçle, "Nasılsın Dedeciğim? Bak çiçeklerime? Ne kadar güzel. Dede ninemden halatları istesek acaba verir mi? Çok güzel bir gün. Ben de çok mutluyum, ama benimle oynayacak hiç arkadaşım yok. Çok yalnızım ve sıkılıyorum. Eğer ninem halatı verirse, bana salıncak kurar mısın? Dedeciğim elindeki çubuklar da ne acaba?"

 

"Ohhh!! Hele şükür elimdekileri fark edip sordun. Kızım bir soru sorulduğunda ya da konuşulduğunda, karşılığını almadan başka bir soru sorulmaz. Ya da farklı bir konudan bahsedilmez. Ben şimdi senin sorduğun soruların hangisine cevap vereyim bilemiyorum?"

 

"Oh, evet haklısın dedeciğim. Özür dilerim. Kendimi çok yalnız hissediyordum. Ne yapacağımı bilemiyordum. Bu yüzden de kendi kendime oynayacağım oyunlar düşünmüştüm kafamda. Seni de görünce hepsini birden sıralayıverdim. Kusura bakma. Şey, en son sorduğumdan başlayabilirsin. Elindeki çubukların ne olduğunu sormuştum."

 

"Peki tamam. Yalnızken insanların kendini nasıl hissettiklerini çok iyi bilirim. Bu yüzden içindeki sıkıntılı duyguyu anlıyorum. Elimdekiler birer çubuk değil. Bunlar birer fidan."

 

"Fidan mı?"

 

"Evet, bunlar; erik, kayısı ve badem fidanları. Bunları bugün bahçemizin kenarlarına dikeceğim. Büyüyünce, hepsi birer meyveli ağaç olacaklar."

 

"Ama dede, madem meyveli ağaç olacaklar. O halde bahçenin iç kısımlarına dikmen daha doğru olmaz mı? Hem gelen geçen çocukların ve hayvanların meyvelerine uzanmasından korunmuş olmazlar mı?"

 

"Hah ha ha.. İlahi kızım. Hiç senin gibi düşünmemiştim. Senin söylediğin gibi de düşünülebilir, ama ben öldükten sonra da arkamdan dua edilmesini istiyorum. O yüzden bu fidanları bahçe kenarına dikiyorum."

 

"Bahçe kenarında olduğu için neden sana dua etsinler ki dede? Doğrusu hiçbir şey anlamadım."

 

"Bak şimdi. Ben bu fidanları bahçenin kenarına ektiğimde büyüyüp, meyveli birer ağaç olacaklar değil mi?"

 

"Evet."

 

"Bunlar büyüdüğünde, çocuklar geçerken yiyecekler. Bahçenin kenarından geçen yolcular yiyecek. Sonra, yoldan geçen hayvanlar, ağacın dibine düşen meyvelerini yiyecekler. Böylece benim dikmiş olduğum bu ağaçtan, bir çok şey faydalanacak. Mutlu olacak. Bu yüzden de, ben ölsem bile, Allah bana sevap yazacak. Böylece ben sürekli sevap almış olacağım. Hem belki de yoldan geçen ve aç olan bir yolcu yiyecek bu ağaçların meyvesinden. O yolcunun, açken bir meyve yemesi ve şükür etmesi ne kadar güzel değil mi? Arkasından da, "Bu ağacı eken her kimse Allah ondan razı olsun. Allah onun ruhunu şad etsin" diye dua etmesi bana yeter kızım. Ben bu ağaçları bunlar için dikeceğim zaten."

 

"Anladım dede. Sen hem ahirette, hem de dünyada meyvelerinden yiyeceksin diktiğin ağaçların."

 

"Ah benim akıllı kızım. Ne de çabuk anladın. Şimdi sen de, her iki yerde de meyve verecek olan bu ağaçlardan dikmek ister misin?"

 

"Tabiî isterim dede."

 

"Öyleyse hadi gel bakalım. Şu fidanları daha fazla sıcağın altında bekletmeden toprağa gömelim."

 

Meryem Tortuk

add

tag Benim Bir Ağacım Var masal çocuk masalları masal özetleri hikayeler Dünya klasikleri güzel hikayeler seçme masallar masal dinle resimli masallar hikaye özetleri Türk masalları Meryem Tortuk

Benim Bir Ağacım Var Masalı Hakkında Yorum Yazın...

  

Benim Bir Ağacım Var Masalı Hakkında Yorumlar

Mehmet Çok guzel bir masal olmuş ayrıca çokta eğitici biraz daha uzun olsaydı daha da güzel olurdu. Yazanın eline yureğine sağlık. Teşekkürler

Ümit Cok beğendim

Alper Biraz kötü olmus ama güzel

MUSTAFA GÜNEY Kim yazmışsa ellerine sağlık

MUSTAFA GÜNEY Çok güzel bir hikaye

aslı çok güzel yazanın eline sağlık

Ali Guzel

melek sedef benim bir ağacım yok

yavuzun annesi Oglumu uyuturken hep burdan okuyorum Allah razı olsun çok güzeller. Benim oglumla dedesinin ilişkileri de böyle ayrıca beğendim bu hikayeyi

Zümrüt Çok. güzel.

Zümrüt Çok. güzell

Zümrüt Süper yâaa.

nafia gür MERYEM TORTUK .TŞK EDERİM

Nafia gür Kim yazdıysa yüreğine sağlık çok güzel olmuş.nevarsa eski insanlarda var.nede güzel dede torun ilişkisi.bayıldım.Allah herkese nnasip etsin.böyle dedeleri.dua almak .dua almayı öğretmek ne güzel.Allah bizede.çocuklarımıza.torunlarımıza.böyle.güzel şeyler öğretmek.vede okumak nasip.etsin.yüreğine sağlık olsun tşk ederim

Rana gedik Çok begendim kim yazdıysa çok güzel yazmış ama yazar ken elleri feci arımıştır

yigit kemal butun COK BEGENDIM

Tuana Tiren Serpilin ne güzel bir dedesi varmış

Emirhan Mert ACAR Çok Güzel Bir Hikaye Bayıldımmm...

EMİRHAN MERT ÇOK Güzel bir HİKAYE

buğra Kız arkadasıma okurken uyuya kaldı suan onun mutlulugu var sanki guvenemiyorum da

Sena karabal Begendim babam okudu ben dinledim.

şerife çoooooooooook uzunnnnnn

melisa yıldız ya çok güzel herkeze tavsiye ederim

tugba Gerçekten çok güzel sadece küçükler için değil büyükler içinde ders verici olmuş teşekkürler

hale çok güzel ama keşke birazda uzun olsaydı ama çok güzelllllllllllllllllllllllllll

Önceki Yorumları Göster

İçerikle ilgili 50 yorum yazılmış.

Yeni Eklenen Çocuk Masalları

Benim Bir Ağacım Var Masalı