düşman kelimesinin mecaz anlamı:
1. Bir şeyi büyük ölçüde kullanıp tüketen kimse
"Çikolata düşmanı."
2. Bazı şeylerden nefret eden, tiksinen kimse.
"Sigara düşmanı."
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
koltuk değneği kelimesinin mecaz anlamı Başkalarına destek olan kişi.
maske kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyin gerçek niteliğini gizlemek için üstüne örtülen başka şeyler. 2. Aldatıcı görünüş.
kronik kelimesinin mecaz anlamı Uzun süredir bir çözüm getirilmemiş.
tütmek kelimesinin mecaz anlamı Yaşamak, varlığını sürdürmek.
kaşınmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendi aleyhinde olan bir işlemi sonuçlandıracak hareketlerde bulunanlar için söylenir. 2. Kötü bir karşılık gerektiren davranışlarda bulunmak.
mantarcı kelimesinin mecaz anlamı Yalan söylemeyi huy edinmiş olan.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
mayhoş kelimesinin mecaz anlamı 1. Pek yolunda olmayan veya hafifçe bozulan (dostluk ilgisi). 2. Limoni.
anatomi kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin oluşumunda göze çarpan özel yapı, özellik.
serpilmek kelimesinin mecaz anlamı Gelişip büyümek.
ezgi kelimesinin mecaz anlamı 1. Gidiş, yol, tarz, tempo. 2. Kulağa hoş gelen ses veya söz dizisi.
odun kelimesinin mecaz anlamı Kavrayışsız ve kaba kimse.
kritik kelimesinin mecaz anlamı Nazik.
gömülmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Yok olmak, kaybolmak, görünmez olmak. 2. Bir şeyin derinliğine inmek.
çivilemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Vurmak, öldürmek. 2. Olduğu yerde hareketsiz bırakmak. 3. Sabitleştirmek, kesin olarak yerleştirmek.
konuşmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Geçerli olmak, etkin olmak. 2. Flört etmek.
kara kelimesinin mecaz anlamı 1. Kötü, uyumsuz, uğursuz. 2. Yüz kızartıcı durum. 3. İftira.
dövünmek kelimesinin mecaz anlamı Aşırı derecede üzülerek çırpınmak.
açmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Sıkılganlığını, utangaçlığını gidermek. 2. Geçit sağlamak.
darlık kelimesinin mecaz anlamı 1. Geçim zorluğu. 2. İç sıkıntısı.
büyütmek kelimesinin mecaz anlamı Abartmak, mübalağa etmek.
çarpık kelimesinin mecaz anlamı 1. Kötü. 2. Aksi, ters, huysuz bir biçimde.
yayan kelimesinin mecaz anlamı Bilgisiz.
bölüm kelimesinin mecaz anlamı Çağ, devir.
sarkmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yolunu uzatmak. 2. Taciz etmek, rahatsız etmek.