eşelemek kelimesinin mecaz anlamı:
Bir işin, sorunun aslını anlamaya çalışmak, kurcalamak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
kızağa almak kelimesinin mecaz anlamı Bir görevliyi etkin bir görevden alıp çalışmayı gerektirmeyen pasif bir işe vermek.
hücre kelimesinin mecaz anlamı Siyasi bir inançla gizli olarak çalışan bir örgütün genellikle aynı yerde çalışanlarının oluşturduğu topluluk.
çile kelimesinin mecaz anlamı Zahmet, sıkıntı.
şebek kelimesinin mecaz anlamı Çirkin ve arsız kimse.
yumruk kelimesinin mecaz anlamı Baskı.
ters kelimesinin mecaz anlamı 1. Uygun olmayan, elverişsiz, münasebetsiz. 2. Gönül ve cesaret kırıcı, huysuz, sert. 3. Bir şeyin aksi, karşıtı.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
vakfetmek kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin bütününü bir işe vermek.
geniş kelimesinin mecaz anlamı 1. Kolay kolay tasalanmayan, hoşgörülü, rahat. 2. Çok.
çuvallamak kelimesinin mecaz anlamı Başaramamak.
Mevla kelimesinin mecaz anlamı Tanrı
kaba kelimesinin mecaz anlamı 1. Terbiyesiz, görgüsü kıt, nezaketsiz. 2. Terbiyeye, inceliğe aykırı.
masal kelimesinin mecaz anlamı Boş veya yalan söz.
bilmece çözmek kelimesinin mecaz anlamı Zor bir işi başarmak.
kerte kelimesinin mecaz anlamı Derece, radde.
parçalı kelimesinin mecaz anlamı Kinayeli, dokunaklı.
kopmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Birdenbire gürültülü veya tehlikeli olaylar birdenbire başlamak veya ortaya çıkmak. 2. Bütün ilişkileri kesilip büsbütün ayrılmak veya uzaklaşmak. 3. Kurtulmak. 4. Çok ağrımak.
göçebelik kelimesinin mecaz anlamı Sürekli bir yeri olmayıp, sık sık yer değiştirme hali.
iskandil kelimesinin mecaz anlamı Bir iş üzerine bilgi edinmek için ortalığı yoklama.
çeneli kelimesinin mecaz anlamı Çenesi olan çok konuşan.
yara kelimesinin mecaz anlamı Dert, üzüntü, acı.
çıtlatmak kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseye, bilmediği bir şeyden ancak sezdirecek kadar söz etmek.
kâr kelimesinin mecaz anlamı Yarar, fayda.
düşman kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyi büyük ölçüde kullanıp tüketen kimse "Çikolata düşmanı." 2. Bazı şeylerden nefret eden, tiksinen kimse. "Sigara düşmanı."
bacaksız kelimesinin mecaz anlamı 1. Bacakları kısa olan, kısa boylu, bodur. 2. Yaramaz.