Cilveye Bak, Naza Bak
Hükümdarım diyor bacaksız pire
Foduldaki hakkı bilmez göze bak
Sırça sarayına dadanmış fare
Evlek evlek parsellenmiş düze bak
Tabanvayda unutulmuş kırıtan
Anafor örgüte tabela tutan
Şairciğin sayfasında sırıtan
Kırk dudaktan arta kalan kıza bak
Parsellenmiş, karabasandı günde
Külahın kaybolsun izzete sinde
Cümle cücelerin şer meclisinde
Ayyaşa bak, kodoşa bak, caza bak
Doğru sözü dokuz köye götürsem
Kovandaki sinekleri bitirsem
İkisini bir araya getirsem
Birbirine aşna fişne koza bak
Cıfıtların oynadığı oyunda
Aklın ışığını göster soyunda
Fasıklığı minarenin boyunda
Şu ayyaşın tozuttuğu toza bak
Şu köhne parklarda gecelerken sen
Koynuna sokulur samyeli erken
Sabahlar oluyor, gün doğdu derken
Şu kör göze, şu utanmaz yüze bak
Hamaset gemisi kör meydanında
Asalak beyleri gör meydanında
Fikir kuklaları şer meydanında
Şu namerdin takındığı poza bak
Aygır at yaylada beğenmez otu
Kel ağa ardına gönderir iti
Keçi ki, tenhada sağdırır sütü
Sürtükteki cilveye bak naza bak
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Öyle Ya
Zaman ki ne zaman, nasıl edersin
Kendiyle kavgalı olsun öyle ya!
Günahlar onunsa kime ne dersin
Akılı obadan alsın öyle ya!
Tanrı dağlarından inmiştir düze
Hoyrat bakışlarda gelmiştir göze
Sevda ki ne sevda olmuştur bize
Koy ver sevdalara salsın öyle ya!
Gözlerin içine saplansa da ok
Atarda tutanda, boşboğazlık çok.
Erler şehit olur haberleri yok
Bu düzen yıkılsın, solsun öyle ya!
Bacılar, kardeşler seslenin hele
Seslenin de nefes gitmesin yele
Bilin, biraz sonra kopar velvele
Söz ki düğüm düğüm dolsun öyle ya!
Siz dursanız bile gönlünüz durmaz
Gönlünüzde sen-ben, ikilik vurmaz
Gönül şüpheliyse cennete varmaz
“Git” de belasını bulsun öyle ya!
Yaşı kemalini bulduğu zaman
Hayali karlı dağ, umudu duman
Bilirdi ki kardeş, el olduğu an
Saçını başını yolsun öyle ya!
Sevgiyi nakşeder sözün, işlerin
Taşımak zor gelir yağar taşların
Deme ki “nedendir”? Gözde yaşların
Ağlamışım işte, n’olsun öyle ya!
Görülen şu gayret, görülen heves
Şairin şiirdir aldığı nefes
İster doluyla yağ, ister rüzgâr, es
Sen de benim gibi kulsun öyle ya!
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Be Oğul?
Gözle yaralayan, su ile kanan
Toprağı kazıyan aştır be oğul
Kolayı zor edip, zorda tıkanan
İzansız akıldır, baştır be oğul
Muhtacı olduğum tek şey bir Allah
Şiiri O vermiş elime silah
Odur yaratanım, O bana ilah
Bu hayatın sonu yaştır be oğul
Bakışır toprakla verir başağı
Rızık olur derya atınca ağı
Haramı görünce indir aşağı
Gören göz, koruyan kaştır be oğul
Dünyaya nazar et, tek bir canandır
Gönlünde yeşeren yüz ki anandır
Nasıl kıyarsın ki, sevdiğin candır
Merhametsiz gönül taştır be oğul
Ana, bacı, yar olduğun bilenle
İzzet iffet var olduğun bilenle
Ağustosta kar olduğun bilenle
Baban sana gönüldaştır be oğul
Benim işim bir âmâya yol olmak
Gönülde yeşermek gönle gül olmak
Tek amacım Hak Teâlâ’ya kul olmak
Gözüm iki çeşme yaştır be oğul
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Yanıyorum
Narı cehennemden ateş almışım
Yanıyorum, tütüyorum olmuyor!
Bu ateşin sevdalısı olmuşum
Tükeniyor, bitiyorum olmuyor!
Aslımı aslına yetirdiğimde
Aslını aslımla bitirdiğimde
Aslımı aslında yitirdiğimde
Şakıyorum ötüyorum olmuyor!
Dünyanın bedeli nadir ki gülüm
Yürek paramparça, dert bölüm bölüm
Sonunda gam keder, sonunda ölüm
Doyumuna yetiyorum olmuyor!
Sakın bilmez deme kekik kokusu
Ağrılı belinde katran yakısın
Dökülmedi nasırların dokusu
Eriyorum, yitiyorum olmuyor!
Ne yarın garanti, ne bugün emin
Serveti yalancı, varlığı yemin
Arzuların arzusunu elimin
Tersi ile itiyorum olmuyor!
Hayali ıstırap, varlığı çile
Çilenin sırrını yükleyip dile
Her sabah taze bir başlangıç ile
Yeni baştan bitiyorum olmuyor!
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ