Şelaleler altında.
Sümbüllerin yanında.
Coşturur yürekleri.
Dinleyen kulaklara.
Bülbül gibi sesleri.
Hafızın anneleri.
Mercan gibi ışık saçan.
Başındaki taç idi.
Pası gider kulakların.
Dili hilal olanın.
Bülbül gibi şakırlar.
Beyni Kur'an'la dolanın.
Kapıdan duyar sesleri.
Cennetin bülbülleri.
Ben hiç duymadım böyle.
Bülbül gibi sesleri.
Aşık olunur sese.
Böyle şakıyan bülbüle.
Bülbül olsa utanır.
Bu masum kişiye.
Günahı kalır mı hiç.
Rabbimin adını bilene.
Adını da bırakın.
Kur'an'ı Hatim edene.
Rabbim mükafatı.
Onlara verir.
Onlar daima.
Hep hak edendir.
Yıllarca gittiler.
Gidip Kur'an'ı öğrendiler.
Öğrenmekle kalmayıp.
Hafız olup geldiler.
Beyinleri taç dır.
Cennette hafize anadır.
Hurileri kıskandıran.
Güzellikleri vardır.
Sakın yanlış anlamayın.
Kur'an'ı da anlayın.
Onunla gelen bize,
Bir güzellik mesajıdır.
Mektubu kar beyazı.
Yazısı gül kırmızı.
Onun gibi hoş.
Güzel kokuludur kapısı.
Kapısında Allah yazar.
Cennetindir hilal.
Cennetten gelip.
Gökyüzün oldu hilal..
İlknur DEVİREK