Keskinin Dağları Matem Bürünsün
Gül açılmış bülbül konmuş dalına
Keskin’e giderim düştüm yoluna
Mevlam sabır versin gayri kuluna
Keskin’in dağları matem bürünsün.
İçimdeki yarayı deştikçe deştim
Bir güzeli sevdim bu hale düştüm
Aşk ateşiymiş meğer kavrulup piştim
Keskin’in dağları matem bürünsün.
Bağrına dökünmüş sazım püskülü
Çiğdem boyun bükmüş ağlar sümbülü
İçerim yanıyor savrulur külü
Keskin’in dağları matem bürünsün.
Keskin’in içinden dere akıyor.
Güzeller oturmuş suya bakıyor
Bilmezler bu ateş beni yakıyor
Keskin’in dağları matem bürünsün.
Gökyüzü ağlasın döksün göz yaşı
Dolansın selleri dağları taşı
Alıp giderim ben bu dertli başı
Keskin’in dağları matem bürünsün.
Çeşmeler kurumuş suyunu dökmez
Su içmeye kuşlar başını dikmez
Asmalar üzümü yol beni çekmez
Keskin’in dağları matem bürünsün.
Yüreğime aşkın acısı doldu
Çektiğim çileler bana yol oldu
Hayalim kalmadı düşler kayboldu
Keskin’in dağları matem bürünsün.
Ali KAYBAL
Ali KAYBAL Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Cümbüşümü Astım
Cümbüşümü astım gayri duvara
Avara bu gönlüm sensiz avara
Ömrüm gelmiş sonuna son bahara
Cümbüşümü astım gayri duvara.
Leylakları sümbülleri soldurdum
Yüreğime aşkından dert doldurdum
Kızgın çöle ben kendimi koydurdum
Cümbüşümü astım gayri duvara.
Ali KAYBAL
Gurbet Sancısı
Gurbet öyle bir sancı ki
Yüreğime derdi düştü
İçin için yiyor sanki
Pençe pençe beni deşti.
Ne tarafa gideyim ben
Kimden yardım dileyim ben
Aşkı nasıl bileyim ben
Vurup vurup beni eşti.
Feleğe ben küsüyorum
Gözyaşımı döküyorum
Derdi hep ben çekiyorum
Dertler bende birleşti
Ali KAYBAL
Ulu Ozan -ıv
Allah’ın adını sarar dilleri
Devletin malını çeker elleri
Sarhoş olup biter akşam günleri
Dinle Ulu Ozan bunlar mundardır.
Nasıl ucubedir nasıl yalaka
Konağın oğlu bu kurar alaka
Onu gören herkes silkiyor yaka
Dinle Ulu Ozan bunlar kindardır.
Dört duvar içinde atıp tutarlar
Önüne gelince yatıp kalkarlar
Arkanı dönme ha satıp çıkarlar
Dinle Ulu Ozan bunlar hunhardır.
ALİ KAYBAL
Ali KAYBAL