Eğitim Sitesi

Kuşun Hikâyesi Şiiri

Kuşun Hikâyesi

Evin önünde hark vardı,

Harkın önünde alçacık köprü,

Köprünün üstündeki çocuklar

Hayalet gibi bir kuş gördü.



Eğilip baktık tahtalar arasından

Uzaklardan gelme bir garip kuş.

Kuzgun gibi,balıkcıl gibi birşey,

Köprünün altına yorğun düşmüş.



Kutupların,denizlerin,romanların,

Sihrini taşıyordu.

Biz ona bakıyorduk, o bize

Korkusuyla karanlık ormanların.



Kimimiz deynekle dürte dürte...

Kimimizde kaynar su döktük,

İşedik bir güzelce üstüne,

Garip kuşu öldürdük.



Yaralı bir gemi gibi yüze yüze

Köprünün dışına çıktı.

Vura vura eğlendik,

Attık birbirimize.



Uzaklardan gelme garip kuş

Mürekkep rengi gözlerinle

Artık dünyamızı göremezsin!

Bağrışmamız gitmez kulaklarına,

Yaprakların arasında güneşe karşı

Çiftleşemezsin.

Dişiysen yumurtlayamazsında!



Böyle deyip kuşun dört yanında

Akşama kadar hora teptik

İnsan olduğumuzu iyice

Garip kuşa öğrettik



Cahit KÜLEBİ

SEVİLEN ŞİİRLER Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer SEVİLEN ŞİİRLER Şiirleri:

Her Şey Sende Gizli

Yerin seni çektiği kadar ağırsın,

Kanatların çırpındığı kadar hafif..

Kalbinin attığı kadar canlısın,

Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...

Sevdiklerin kadar iyisin,

Nefret ettiklerin kadar kötü..

Ne renk olursa olsun kaşın gözün,

Karşındakinin gördüğüdür rengin..

Yaşadıklarını kar sayma:

Yaşadığın kadar yakınsın sonuna; ne kadar yaşarsan yaşa,

Sevdiğin kadardır ömrün..

Gülebildiğin kadar mutlusun.

Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin

Sakın bitti sanma her şeyi,

Sevdiğin kadar sevileceksin.



Can YÜCEL




SEVİLEN ŞİİRLER

50 Yaş

Ne zaman baksam çevreme elli yıl sonra

Hep aynı gürdüklerim; bir keşmekeş, bir bozuk düzen

Bir lokma ekmek uğruna tükenmesi insanların

Yaşamak ve ölmek için hep aynı neden



Sefil doymazlık:ete, kana, paraya

Öylesi bir açlık ki eksilmeyen, bitmeyen

İnsan, ezebildiğince mutlu insan, oğul

Nereye gidersen git hep o tuzak, o dümen



Küçük hesaplarla kabaran büyük hesaplar

Ve değişmez çığlığı insanoğlunun: Ben, ben, ben!"

Sen yok musun? Onlar yok mu? Biz yok muyuz?

Nereye bu gidiş? Delicesine pupa yelken



Söyle neyi değiştirebilirsin ki tek başına

Yıldırırlar, sustururlar vururlar seni de hemen

Düşler bitmişse, gerçekler bir tokat gibi inmişse

Tek başına mutlu ol bakalım, olabilirsen



En güzeli sevmek diyeceksin insanları tümüyle

Usanmadan, bir şey ummadan, beklemeden

Ver, durmadan ver, eller uzanmış, baksana

Ver ki; kurulsun sofra, başlasın şölen



Bir yanda umutların, düşlerin, düşüncelerin

Bir yanda aldığını geri vermez koca bir evren

Bak! Bütün ağızlar yutmaya hazır seni

Bir noktadan, bir lokmadan başka nesin sen



Dönüp gerilere bakıyorum, bir de kendime

Elli yıl geçmiş, ha gün, ha yarın derken

Değişen birşey yok, bir şaşkın benden başka

İşte aynı yol, aynı kapı, aynı merdiven



Hani nerdeler? Kimi yitmiş kimi gitmiş dostların

Bir ak saçlı anan kalmış yolumu bekleyen

Sabah-öğle-akşam . . . Hep o tekdüze yaşam

Ve kırılmış bir kalple yorulmuş bir beden



İşte böyle geçti yıllar. bozbulanık

Ben sevdim, ben ağladım, başkalarıydı gülen

Ne zaman uzattıysam ellerimi, parçalandı

Mutluluk serseri bir mayındı denizlerimde yüzen



Ümit Yaşar OĞUZCAN

SEVİLEN ŞİİRLER

Yorgun Savaşçının Şiiri

İnsan bir açmaza düşmeye görsün

Başlamasın bir çöküntü yürekte

Ölümdür o yerde düşündüğün

Sevilmek de boştur artık sevmek de



Gün ortası karanlık diz boyudur

Acıdır hep geçmişten ne kalmışsa

Yaşamak! O yanıtsız bir sorudur

Huzur bitmiş, hayaller dağılmışsa



Nefes almak yitirir anlamını

Boğazına dizilirken lokmalar

Bir çaresizlik sarar dört yanını

Sesler uzaklaşır, söner lambalar



İsyanın yüreğine sığmaz olur

Hep kader gelmişse sevinç yerine

Ölümün kara gölgesini bulur

Şimdi bakanlar yorgun gözlerine



Bir bozgun başlamıştır ki amansız

Düşmüştür kalelerin birer birer

Bak! Savaşçıların yatıyor cansız

Onlar ki hep sevdiler, hep verdiler



Yitirdin neyin varsa, anla artık

Tek başına kalan sensin ortada

Düşlerin toz duman, umutlar kırık

Dün anlamsız, yarınlar paramparça



Yapayalnızsın koca bir evrende

Uzakta, taparcasına sevdiğin

Gelmeyecek, ne kadar gel desen de

Ondan böyle bir yangın yeri için



Ondan böyle yıkılan bir dünyanın

Altında bak tek başına kalmışsın

Uzağında özlediğin bir anın

Çökmüşsün, devrilmişsin, yıkılmışsın



Sarmış kollarını boynuna ölüm

Ne yapsan boş, kurtulamazsın artık

De ki:-- Hep yalanmış, bitiyor öyküm--

Bak! Can kuşun havalarda çığlık çığlık...



Ümit Yaşar Oğuzcan


SEVİLEN ŞİİRLER

Kuşun Hikâyesi Şiiri