Eğitim Sitesi

Yuh Şiiri

Yuh

Takılmışım seller gibi peşine

Yorulursam yorulduğum güne yuh

Seni düşürmeden aşk ateşine

Durulursam durulduğum güne yuh



Sevenin dileği gelir yerine

Bize sebep olan yerde sürüne

Yaşadıkça senden başka birine

Sarılırsam sarıldığım güne yuh



Bir zaman geçtiğin yolda bir taşım

Yolcusu olmayan yola yoldaşım

Ayak uçlarına değmeden başım

Kırılırsam kırıldığım güne yuh



Ey düşma ateş et

mermini harca

Cephanen boşalsın,bana gel borca

Dikmeden sevdalı sancağı burca

Vurulursam vurulduğum güne yuh



Beni zehir gibi taşı kanında

Dolanayım bedeninde

Canında

Mahşer günü başkasının yanında

Dirilirsem dirildiğim güne yuh



Erdal Ercin

Erdal ERCİN Şiirleri

  

Abdulah Kuloğlu Şiirlerini çok beğendiğimi söylemeden geçemedim.Çok güzel şiirler yazmışsın Erdal kardeşim. Gönlüne yüreğine kalemine sağlık.

Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.

Benzer Erdal ERCİN Şiirleri:

Reva Mı

İçimde volkan kaynardı

Kalbim yerinden oynardı

Deli bir tarafım vardı

Ben ki böyle durulayım



Severdim

Yüzüm gülmezdi

Saklardım

Kimse bilmezdi

Aklıma bile gelmezdi

Gözlerine vurulayım



Gönlüme karanlık yerde

Çekildi gözümden perde

Nasıl düştüm ben bu derde

Kırk yerimden kırılayım



Ya aşkı tatmadı derim

Ya gözü tutmadı derim

Aklına yatmadı derim

Sana niye darılayım



Denizler kadar derin ol

Gölgeler kadar serin ol

Reva mı sen ellerin ol

Ben taşlara sarılayım



Erdal Ercin

Erdal ERCİN

Vazgeçtim

Bir ara bu şehri terk edecektim

Vazgeçtim

Perişan olurum diye

Vazgeçtim

Yeni bir düzen kuramam

Ellerim koynumda kalırım diye



Gözlerin ateşti

Yaktın özümü

Kül olmadım

Duman ettin közümü

Senden başkasına yumdum gözümü

Gönlümün ahını alırım diye



Uğruna yâreni dostu terk ettim

Dönüp de bakmadım

Neler kaybettim

Rüzgârın estiği her yere gittim

Saçından bir kaç tel bulurum diye



Azrail kaç kere kıstırdı beni

Taş oldu bedenim

Çekildi kanı

Direndim

Vermedim bu sefil canı

Belki kollarında ölürüm diye


Erdal ERCİN

Senaryo

Sensiz Olmaz filmi

Final sahnesi

Çekim bir

Tekrarı mümkün değildir



Zaman



Bir sevdanın son mevsimidir



Mekân



Bütün hikâye bir inzivada geçmektedir

Bütün perdeler çekilmiş

Ve bütün kapılar kilitlenmiştir



Müzik



Fondan ayrılıkların şarkısı verilmektedir



Dekor



Ortada bir masa

masada bir lamba

Lambanın yanında kâğıt kalem

Yerde sağa sola saçılmış

Muhemelentekrar tekrar yazılmış

Ve alıcısına gönderilmeden açılmış

Mektuplar görülmektedir



Tahta bir taburede oturan adam

Saatlerdir aynı noktaya bakmakta

Ve namlusu şakağında bir tabancanın

Tetiğiyle oynamaktadır



Motor



Adam hangi duvara baksa aynı resim

Nereye dokunsa onun elleri



Adamın parmağı bir tetikte

Bir geri



Işık biraz yukardan

Kamera biraz daha ileri



Adam bir ok gibi kalkar yerinden

Masadaki kâğıda bir şeyler karalar



Benimle ölmeni istemiyorum elbet

Yaşamak sana ders olsun



Pat diye bir ses duyulur ilk önce

Bir gövde masayla birlikte düşer

Kâğıtlar tutuşur

Bir duman tüter



Yönetmen usulca kalkar yerinden



Tamamdır arkadaşlar



Film biter

Yazılar geçmeye başlar



Erdal Ercin

Erdal ERCİN

Yuh Şiiri