Afif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Esenlik, İffetli, Temiz, Afiyet, Sağlık, Akman -
5728 Ağırlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Fenalaşmak, Kötüleşmek, Bozulmak, Yavaşlamak -
5729 Afili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Gösterişli -
5730 Ağıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Mersiye, Sagu -
5731 Zaaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Güçsüzlük, Düşkünlük, Zayıflık, Dayanamama -
5732 Zabıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Tutanak -
5733 Zabıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Tutanakçı, Kolluk, Polis -
5734 Zade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Oğul, Oğlu, Evlat -
5735 Zafer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Utku, Başarı, Yengi -
5736 Zahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen -
5737 Zahire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Aşlık, Tahıl, Azık -
5738 Zahiren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Görünüşçe, Görünüşe Göre, Şeklen -
5739 Zahmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Güçlük, Sıkıntı, Çile, Yorgunluk -
5740 Zahmetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Emeksiz, Çabasız, Kolay -
5741 Zalim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Zulmeden, Acımasız, Gaddar, Cellât, Katı, Kıyıcı -
5742 Zam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Artırma, Ekleme, Katma -
5743 Zamane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Çağ, Dönem -
5744 Zamk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Tutkal, Yapışkan -
5745 Zamanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Vakitli -
5746 Zamansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Vakitsiz -
5747 Zamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Artırımlı -
5748 Zamme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Ötre -
5749 Zamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Artırımsız -
5750 Zan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı
Sanı, Güman -
5751
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.