Akıl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Us, Bellek, Beyin, Düşünce, Hatır, Kanı, Karın
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Neden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Münasebet, Ne, Ne İçin, Niçin, Niye, Sebep - 1676
Sebep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe - 1677
Yüzyıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asır - 1678
Asır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzyıl, Çağ - 1679
Bırakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılmak, Artırmak, Boşamak, Bozmak, Dökmek, Geçmek, Koymak, Saklamak, Salmak, Terk Etmek, Unutmak - 1680
Yürek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine - 1681
Güncel Yakın / Eş anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kalp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, Gönül, Hatır, His, Sadır, Sahte, Sevgi, Tembel, Yürek - 1682
Ufak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Mikro - 1683
Küçük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Mini, Balaca, Mikro, Değersiz, Önemsiz, Bayağı, Enik, Ivır Zıvır - 1684
Acele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Tez, İvedi, İvedilikle, Hızlıca, Hemen, Tacilî, Telesik - 1685
Güçlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dayanıklı, Demir, Diri, Gürbüz, Kadir, Korkunç, Kudretli, Kuvvetli, Muazzam, Üstelik, Yüksek - 1686
Kuvvetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demir, Güçlü, Keskin, Saygın, Üstelik, Üstün - 1687
Düşman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasım, Yağı - 1688
Hasım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşman, Rakip, Yağı, Antagonist, Anaz - 1689
Ana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Esas, Anne, Valide, Mader, Aba, Nene, Kaynak, Çıkış Yeri, Kök, Asıl, Velinimet - 1690
Temel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Çizgi, Esas, Gerçek, Kök, Omurga, Özül, Taban, Üs, Zemin, Başlıca, Baz - 1691
Esas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Başlıca, Gerekçe, Gövde, Hakikat, İlke, Kök, Mahiyet, Omurga, Temel, Üs, Ana Öge, Asal - 1692
Dilek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstek, Arzu, Murat, Temenni, Talep, İrade, Rica - 1693
Yönetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare, Dümen, El - 1694
İdare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daire, Dümen, Kuruluş, Tutum, Yönetme, Yönetim - 1695
Lise kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim, İdadi - 1696
İdadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lise - 1697
Mesuliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorumluluk, Sorunca - 1698
Çatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Dam, Kurgu - 1699
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.