Karabulut kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sıkıntı, Nimbus
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ahlaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Törel
Ağrıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak
Börtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haşlamak
Sapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatan
Nem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Rutubet, Teril, Höt
Eğmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
Günortada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğleyin
Enf Lüanza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Grip, Salgın, Nezle
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dayanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç
Vadeli Pul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vadeli Hesap
Buzdağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aysberg
Bilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenmek, Anlamak, Çakmak, Hatırlamak, İnanmak, Paykamak, Sanmak, Saymak, Tanımak
Ilıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplıca, Çermik
Satrap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vali
Şimdiki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güncel
Komprador kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikçi
Bileşke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vektör, Muhassala, Birleşme
Irlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türkü
Sanki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sözde
Nispetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nispeten
Semt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Yöre, Cihet, Taraf, Veçhe, Yaka, Yan, Yön
Eskimiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
Tenasül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
Uysal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
Açma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otopsi, Şerh
Büyüklüğünde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
Hoşgörülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Müsamahakâr
Ameli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edimsel, Uygulamalı, Pratik, Uygun, Kolay, Elverişli, Kestirme
Kol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Branş, Dal, Destek, Dizi, Düzen, Grup, Kanat, Karakol, Kısım, Şube, Tutacak
Hazin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzücü, Acıklı, Elim, Dokunaklı, Okunaklı, Hüzünlü
Düz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sade, Pürüzsüz, Alan, Bozkır, Direkt, Ova, Yalçın, Yalın, Müstevi
İtila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.