ağırbaşlı kelimesinin mecaz anlamı:
İlerisini ve durumunu düşünerek söz ve hareketlerinde hafiflik ve aşırılıktan kaçınan; tutum ve davranışları ölçülü, topluluk içinde davranmasını bilen, olgun (kişi); ciddi, vakur.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
şakullemek kelimesinin mecaz anlamı Yoklamak.
dağıtmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir topluluğun varlığına son vermek, feshetmek. 2. Kurulu bir düzeni bozmak. 3. Etkisini, gücünü azaltmak, gidermek.
iltimas kelimesinin mecaz anlamı Birine herhangi bir konuda öncelik ve ayrıcalık tanıma.
ısınmak kelimesinin mecaz anlamı Yadırgamaz olmak, hoşlanmış olmak, alışmak.
artık kelimesinin mecaz anlamı Hiç değeri olmayan, değersiz.
tüketici kelimesinin mecaz anlamı Bitiren, mahveden.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
dava kelimesinin mecaz anlamı 1. Sorun, mesele. 2. Ülkü.
kıvılcım kelimesinin mecaz anlamı Harekete geçiren etken.
güre kelimesinin mecaz anlamı 1. Kuvvetli, dinç. 2. Çekingen, korkak, ürkek.
dımdızlak kelimesinin mecaz anlamı Elindeki her şeyini, imkanlarını yitirmiş, bomboş, eli boş.
yarık kelimesinin mecaz anlamı Anlaşmazlık.
titremek kelimesinin mecaz anlamı Birinden ya da bir şeyden korkmak.
kutup kelimesinin mecaz anlamı 1. Birbiriyle karşıt olan şeylerden her biri. 2. Bir konuda yüksek bilgisi ve yetkisi olan kimse.
bozlamak kelimesinin mecaz anlamı Çığlık koparmak.
tüylenmek kelimesinin mecaz anlamı Para sahibi olmak.
konser kelimesinin mecaz anlamı Sürekli gürültü.
saklamak kelimesinin mecaz anlamı Korumak, esirgemek.
ince kelimesinin mecaz anlamı 1. İyiden iyiye, enikonu, ayrıntılı. 2. Düşünce, duygu veya davranış bakımından insanın sevgi ve saygısını kazanan, zarif, kaba karşıtı.
parlak kelimesinin mecaz anlamı Göze çarpacak kadar başarılı.
sarılmak kelimesinin mecaz anlamı Büyük bir istekle kendini vermek, benimsemek.
düşman kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyi büyük ölçüde kullanıp tüketen kimse "Çikolata düşmanı." 2. Bazı şeylerden nefret eden, tiksinen kimse. "Sigara düşmanı."
amigo kelimesinin mecaz anlamı Çıkarı olduğu için birini övüp koruyan kimse.
şeker kelimesinin mecaz anlamı Sevimli, cana yakın ve güzel.
dolmak kelimesinin mecaz anlamı Sabrı tükenip öfkesi taşacak hale gelmek.